Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Yöntembilim
 YöntemBilim Forumu | Yöntem Bilim | Yöntembilim
Mesaj icon Konu: fraktal geometri Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2554

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: fraktal geometri
    Gönderim Zamanı: 06-Mayıs-2022 Saat 08:18




20220506_081039_SISME.rar

          
     




FRAKTAL GEOMETRİ



FRAKTAL ve SISME dizini içindeki dosyalar


20220506_081800_FRAKTAL.rar

Lise öğrenim sıralarında 60 yıllarda bundan yarım asırdan fazla bir zaman önce edebiyat dersinde Moliere’in Kibarlık Budalası metni işleniyordu.. Evin Beyi edebiyat dersi alırken Öğretmenine, ben şimdi uşağıma “Bana terlik getir” derken nesir (düz yazı) mı söylemiş olacağım ?

Şimdi bu yeni çıkardıkları bulanık mantık.. istatistik hesab.. olasılık kanunları.. fraktal geometri.. gibi HAYATIN İÇİNDEN OLAN konular sanki yeni bulunmuş keşifler gibi sunulmakta oysa işin aslı binlerce yıldır tartışması yapılan dinin kaza (cüz’i irade) ve kader (külli takdir) mevzudur ve determinizm ve indeterminizm olarak bilinen felsefenin paslı kilididir.


Kuantum Dinamiği denilen hesabı GİZEMLİ bir BİLMECE gibi sunabilme becerisi de başka türlü olmaz zaten.. Halen okumakta olduğum Brian Greene’nin Evrenin Dokusu kitabının 610’cu sayfasındaki dip notta:

“Birbirleriyle karşılıklı olarak etkileşen üç ya da daha fazla sayıda cismin hareketlerinin KLASİK FİZİĞİN denklemleri ile KESİN bir biçimde çözülemeyeceği yaygın olarak bilinir.

Bu nedenle büyük sayıdaki bir parçacık gurubunun hareketleri konusundaki hesaplar, klasik fizikte bile YAKLAŞIK olmak zorundadır.

Amma burada önemli olan nokta, yaklaşıklık konusunda temel bir sınırın olmamasıdır.

Eğer dünya klasik fizik yasaları tarafından yönetiliyor olsaydı, o zaman daha güçlü bilgisayarlarla ve konumlarla hızlar hakkında daha kesin BAŞLANGIÇ (referans) verileriyle kesin sonuca daha yaklaşabilirdik.”

Deniliyor. Hatta 80’li yıllarda ASTRONOMİ çalışırken 20 temmuz 1969 (*) da Aya adam indirirken dünya ve ay ve modül üç cismin yerine tek bir formülle çözüm matematiğimizin bulunmadığını.. ancak adım adım yöntemi denilen bir yolla bilgisayarlar vasıtasıyla inişin sağlandığını öğrenmiştim.

Bununda sadece bir HESAB (Aritmetik) işi değil aynı zamanda bir HENDESE (Geometri) olduğunu da unutmamak gerekir. Bir de hesab ve hendeseden oluşan MATEMATİK’in nasıl bir tarih geçirdiğini bilmek gerekir. Özellikle 1611 yılında Descartes 2500 yıllık Aristo saltanatını ispatlanabilir mantıktan (sentetik geometri) hesaplanabilir matematiğe (analitik geometri) nasıl geçiş yaptığını hatırlamak lazım gelir. Hesabında Hintlilerin (0) sıfır’ının Müslüman Uygarlığı vasıtasıyla Batı’ya intikal ederek Roma Uygarlığının rakamlarından kurtulunduğunu akıldan hiç çıkarmamak gerekir.

Bu nedenle Yunan Uygarlığlı ile başlatılmış ve İslam Uygarlığının İlk dört yüz yılında geliştirilmiş ve genişletilmiş BİLİM’in (fünunun ve fıkıhın) son üç yüz yılda AVRUPA’da nasıl kullandığının TARİHİ öğrenildiğinde.. dilin ve dilin bir türü olan matematiğin kötü ve kötüye kullanılması.. olayının sadece milletlerde ve medeniyetlerde değil bireylerde ve toplumlarda dahi söz konusu olduğunu KENDİ DİL KULLANIMIMIZDA, eğer iyice uyuşmamış ve uyumamışsak.. biliriz.

Çünkü bilgisi arttıkça insanın bilgisinin artmadığı cehaletinin arttığı ve bilgisizliğinin ortaya çıkar. Bundan dolayıdır insan artık eskisi gibi şu var bu yok diyemez.. şöyledir, böyle değildir diye kesin olarak konuşamaz. olur ya olmaz diye ahkam kesemez.

Yukarıda adını verdiğim kitabta OLASILIK HESABINI anlatabilmek için Tolstoy’un 693 sayfalık SAVAŞ ve BARIŞ kitabı örnek verilmektedir. Bu kitabın (cümlelerinin değil.. kelimelerin değil.. harflerinin değil sadece sayfalarının) rastgele olarak ortaya çıkması 10 üzeri 1878 imiş..

Bir bardak su içinde 10 üssü 24 tane su tanesi (H2O molekülü) bulunuyormuş. yani: 100.000.000.000.0000.000.000.000
1.000 (bin) 3 sıfır
1.000.000 (milyon) 6 sıfır
1.000.000.000 (milyar) 9 sıfır
1.000.000.000.000.000(trilyon) 12 sıfır
1.000.000.000.000.000.000(kentrilyon) 15 sıfır
Yani bir bardak su için trilyon kere trilyon (12+12=24 sıfır) tane bulunuyor.

İlim adamları oturmuş hesap etmişler evrende 10 üzeri 78 ya da 82 tane atom bulunuyormuş. Bu sayıyı çok mu büyük buldunuz ? ben size daha büyüğünü söyleyeyim: 64 kareli bir santranç tahtasında yapılabilecek hamle sayısı 10 üzeri 123 imiş.. uzman matematikçi değilim ve bu söylediğim hesabı da yapamam bunu yazan kitapların yalancısıyım.. ancak bunları YAKLAŞIK olarak doğru ve gerçek kabul edelim.. KATLAMA ve tabakalanma sırrını unutmadan.. yani bir kağıdı 16 kere katladığınızda aya ulaşacak bir mesafe buluyorsunuz buna SİMETRİ’in ve TEŞBİH’in gizemini ve TEMSİL’in ve PARALEL’in bilinmezini de ekleyebilirsiniz.


Şimdi sadece bu bilgileri şöyle bir düşünmekle bile sıradan olayların sıradan olmadığını anlarsınız.. işte tüm bu gizemi ve bilinmeze bir “ad” vererek kurtulursunuz: FRAKTAL..

Solcular nasıl fraksiyon fraksiyon ise.. nasıl sağcılar mezheb üzerine mezheb ise.. nasıl görüşler izim üzerine izm ise.. nasıl bilimler ekol üzerine okul ise.. çokluk ve çeşitlilik ile bütün artışları ÇİFTLİK çiftliğinde tavuklar ve horozlar şeklide.. büyük ve küçük baş hayvanlar olarak.. ya da et oburları ve ot oburları olarak toplamaya çalışırsanız ve somutlar içinde BİRLİK ve TEKLİK sırrını unutursunuz. TANRI’mıza çok şükür biz unutmadık.. YBA yapabiliyoruz.

Evet aynaya gidip yüzümüze bir baksak.. sonra diğer yüzlerine aklımıza getirsek.. nasıl hem birbirine benziyorlar hem birbirine benzemiyorlar.. esas organlar.. gözler, kulaklar, burun, ağız birbirine benziyorlar ancak hiç biri aynı zamanda birbirine benzemiyor.


Benzemeler BİRLİK sırrı.. birbirinden ayrı olması TEKLİK sırrı..

yani tüm bu mümaselet ve müşabehet sırlarını dinimizde VAHDET ve VAHDANİYET adı verilmiş.. yani Vahidiyet ve Ehadiyet.

Sadece yüzümüzde değil bütün bitki ve hayvan canlı türlerinde.. EŞEYLİ ÇOĞALMAYA maruz kalmış canlılarda.. bu çiftleşmeden doğan çeşitleşmeler bulunuyor. Bizde bu dual ve parite yasalarına.. anti ve kontra kanunlarına.. uyarak YBA kullanıyoruz.. sizde kullanabilirsiniz.. yeter ki öğrenmeye merak salın.. kullanmayı tecessüs edin.. yararlanmaya ilgi duyun.

     



Sağlıcakla kalın.

OSMANZİYA


DUYURU

Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE
semantik / anlambilimsel / MAANÎ yetersizliklerim
için düz yazıdan özür dilerim.

UYARI

Düz yazı bahane.. şemalar şahane.. yazının dizinindeki dosyaları   VERSİYON SIRASYLA izlediğinizde tabloları da yalından karmaşığa doğru imgelemiş ve irdelemişte olacaksınız isterseniz.. böylece emelinize nail olacak ilmi AÇIKCA görmüş ve hatırınıza sail olacak iradeyi SEÇİKCE örmüş bulunacaksınız.. bununla beraber neyi örttüğünüzü ve kimi perdelediğinizi de bilmiyor olacaksınız.. bu da gayet normal ve doğal.. öne bakarken ardınızı kafanız örtmüyor mu.. ardınıza bakarken önünüzü gözlerinize örtülmüyor mu..


http://sites.google.com/site/yontembilim/
http://sites.google.com/site/insanilim

http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/
http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/
http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/
http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/
www.yontembilim.com
www.insan-bilim.com

(*)İlk insanlı Ay yolculuğu, Apollo Projesi kapsamında 16 Temmuz 1969'daki fırlatışla hayata geçirilen Apollo 11dir. Neil Armstrong, Buzz Aldrin ve Michael Collins isimli Ay astronotları taşıyan bu araç 20 Temmuz 1969 tarihinde ay yörüngesine girmiştir.






FARK ETMEK


Resmi bayram elbisesini FRAK derler.. ancak sesi bana FARK kökünü hatırlattı şimdi.. bu yazıyı hazırlarken hiç hatırlamamışım.. dikkatimi çekmemiş.. FRK kökü geçen çağımızın (yirminci yüzyılın) son günlerinin gündemi.. idi; FARK etmek.. varsa yoksa farkındalıkta.. fark etmenin bir de firakı ve ayrılığı bulunur ki buna FİRAK adı verilir.. yani AYRILIK.. ve ayırt etmek ile ayrılık kardeştir.. bir şeyi ya zıddı ya da niddi ile fark edersin.. ancak o senden ayrıldığın ve onun yokluğunda ise değeri bilirsin ve verirsin.. bu yaşanan bir olay.. yoksa gurbağa vrak vrak demenin fazla bir yararı bulunmaz.. bu olayı biz anlatmasalar ve anımsatmasalar bile ŞUUR otamatikman olanı farkeder.. olmayanı kadreder.. bazıları tüm bu olaylara KAHR eder.. yazık.. keşke ahıra girseydi.. şuura sahip olmayan hayvanlar mutlumudurlar bilinmez.. ancak hakikat sevimlidir.. eğer sevimsiz geliyor ise bu bizim hakikatı henüz daha anlayamadığımızdandır.





NASİB   
Nasibin kadar.. bahtın kadar.. talihin.. kadar.. üç tek etti.. şans ve rizikon kadar.. itibarın ve ihdasın kadar.. ni'me ve bi'sen kadar.. üç çift etti.. hepsine KADER diyoruz ancak İRADE'yi ihmal etmiyoruz. Özgür istencin seçimi mi oluyor yoksa istencin özgür seçimi mi oluyor.. bu tartışmalı.. bu işte; istenç ve irade oluyor.. özgürlük ve hürriyet oluyor.. seçim ve ihtiyar söz konusu bulunduğunda.. yani olmalar aradığında ve bulduğunda oluyor.. aramaz ve bulmazsan ne oluyor ? O zaman da oluyor ama bu sefer seyrediyorsun.. geldik mi dördüncü terime: istenç.. özgür.. seçim.. seyir ve izlemek.. pek bu SEYRETMENİN merasimi nedir ? Biz onu İSLAM adını veriyoruz.. bilgi, SAYGI, sevgi ve sağlıcakla kalınız. Osmanziya




Düzenleyen osmanziya - 06-Mayıs-2022 Saat 09:14
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk