MELEKUT dizini içindeki dosyalar
http://www.yontembilim.com/forum/uploads/20110322_181501_MELEKUT.rar - uploads/20110322_181501_MELEKUT.rar
S.A.
Saygyde?er Abim, melekler konusu ve ?emasy için te?ekkür ederim.
Yman Esaslaryndan sayylan Meleklere Yman mesaili, gaybi konulardandyr ve bu konuda akli ve nakli bilimlerin verileri ile BYLYNENLERDEN yola çykarak elde etti?imiz sorular ve bu sorularla ortaya çykarylan yanytlarla bazy BYLYNMEYENLER'e erebiliriz. Hatta sadece akly ve nakli de?il TECRÜBY fenlerden elde edilen bilgileri de bilinenlere eklemleyip bundan çykan ve geni?leyen bilgi alany ile yorumlama ve yargylama gücümüzü artyryryz. Tecrübe deyince sadece fünunun gözlem tecrübesi de?il kalbin ke?fi de söz konusudur elbet. Ancak sonuçta gaybi konulardaki bilgilerimiz kesin hüküm mahiyetindeki MUHAKEMAT-I KUR'ANYYE hududundaki sa?lykly yorum ve sa?lam yargy çerçevesinden dy?ary çykamaz. Nasyl kevni ve tabii bilimleri AKLY MATEMATYK ile kontrol ediyoruz metafizik mes'eleleri de NAKLY MUHAKEMAT ile koordine ederiz. Ku?kusuz bu üç alanda, akyl, nakil, fünun, bilgisi bulunan bilirki?ilerin yaptyklary de?erlendirme ve sonuçlar, daha güvenilir ve inanylyr olacaktyr.
Bu vesile ile bir hususu belirtmek isterim, yöntembilimsel analizle, BYLYNENLERDEN yola çykarak bazy bilgilerin ve gerçeklerin yolu açylabilir. Yoksa hiç bir veri ve bilgi olmadan SIRF yöntembilimsel analizle YENY BYR BYLGY elde edilemez. Çünkü analitik düzlem bo? bir biçimden ve geometrik koordinatlar içeriksiz bir tasarymdaan ibarettir. Örne?in ?emamyzdaki dört tane bo? yumurta veya dört tane içeriksiz kutudan en az birisinin içerisi doldurulmaly ki, bir imge ya da bir kavram olmaly ki ikincisi doldurulsun, ikisi olmaly ki üçüncüsü ortaya çyksyn, üçü olmaly ki dördüncüsünu bulalym.
Sayyn AYTUG da böyle yapmy?.. hangi nakillerden hareket etmi? oldu?unu söylemesede elbette kendisi ilmi veriler ve islami bilgilerle hareket etmektedir. Ancak bunlarla ortaya koydu?u çerçevede, kendi kysyr bilgim çerçevesinde, itiraz edecek noktalar bulunuyor.
Bir defa melekler ile ruhanileri birbirinden ayyryyorum. Mesela bizim gözlem alanymyzda nasyl canly olarak bitkiler ve hayvanlar ayry iseler, melekleri maneviyatyn "bitki" kategorisinde, ruhanileri de maneviyatyn "hayvan" kategorisinde görürüm. Melekler ve ruhaniler bizim gibi mükellef ve sorumlu de?illerdir, emredilen i?leri yaparlar ve bundan sorumlu olmazlar. Oysa De?erli Aytu?, meleklere sorumluluk yüklemi? ve sanki insanlar gibi disiplin atfetmi?. Ben böyle oldu?unu sanmyyorum. Ayryca Meleklere "ruh" yüklemi? fakat sanyrym bundan maksad melekler de?il ruhanilerdir. Melekler ve ruhaniler biz cinler ve insanlar gibi günah a?yrly?y yüklenmezler yani SEKALAN de?ildirler LATEFAN'dyrlar. Yani bizim maneviyatymyzyn miskal hayyr veya zerre miskal ?erle yüklenen bir a?yrly?y vardyr fakat melekler emredileni yapmaya mecbur olduklaryndan olumlu iyilik ya da olumsuz kötülük yüklenmezler ve bu yüzden de makamlary sabittir. Nasyl ve hangi mertebede yaratylmy?larsa öyle kalyrlar.
Melekler ve ruhaniler, belki bizim gibi bilir, anlar, dü?ünür, sever ve isterler ancak bizim hayvani duygularymyzdan ve ?eytani dileklerimizden yoksundurlar. Bu gibi olumsuz durumlarla u?ra?mak konumunda ve sava?mak zorunda de?illerdir
Y?te cinler ve be?er taifesi bunun için yaratylmy?lardyr, öyle olmasayda zaten MÜEKKEL (*) VE LATEFAN melekler ve ruhaniler vardy ve bununla YETYNYLSEYDY, günah i?leyen, sorumlu olan, kendini temizleyen ve iyilikte ilerleyen ve bu yolda synava katlanan ve yary?a koyulan MÜKELLEF VE SEKALEN varlyklara yani cinlere ve insanlara ve onlaryn MEDENYYETLERYNE me?veret-i me?rualaryna ve hürriyet-i ?eriyyelerine gerek kalmazdy.
Demek Hikmet-i Ylahi, zî-?uur olarak dört tür varlyk yaratmy?:
CYNLER sekalan BE?ER
Zî-?UUR
MELEK latefan RUHANY
Y?te buradaki 4/4 lük bütünlükten be?inci bir tür ortaya çykyyor...
?EYTAN...
Yani günah yüklenebilen ve bu yüzden sorumluluk alabilen mükellef ve sekalan zî-?uurlardan batyly batyl bilip kaçynmayan, hakky hak bilip i?leyen zi?uur türü...
Normal onurlu ve ?erefli bir cin ve be?er, hakky ara ve batyldan kaçar. Fakat bu arayy?ta bazen batyly hak bilip yapy?yr, bazende hakky batyl bilip kaçar. Bununla derecesine göre günahkar olur, isyankar olur, kafir olur, münafyk olur. ve bazen günahkar günah oldu?unu bile bile iradesine söz geçirmeden i?ler. Fakat ?eytan bütün bunlardan ayry olarak Allah'ü tealayy açyk ve seçik tanydy?y ve bildi?i halde ona YRADESYYLE bilerek ve isteyerek hatta severek O'na TESLYM olmadan sava? açar ve bu yolda insana (be?ere) olan hasedinden ve dü?manly?yndan dolayy onun aya?yny kendi dü?tü?ü ate?e kaydyrmaya çaly?an bir varlyktyr. Allah bizi bu duruma getirmeye...Amin.
Aslynda sadece cin ve be?erin de?il melek ve ruhanilerin de kökü olan ZÎ-?UUR bir öz var ki ben buna YNSAN diyorum. Bazy alimler HAZRET-Y YNSAN der.. Y?te bu Nur-u Muhammedi dedi?imiz bir hakikat ki sadece zi-?uur de?il maddi ve manevi bütün alemlerin kendisinden yaratyldy?y bir özdür. i?te bu zî-?uur öz, bizde "emanet" olan kah syr, kah ruh, kah kalb, kah akyl kah nefis dedi?imiz LATYFE-Y RABBANYYE'dir.
Yani ayine- ?uur, ÖYLE BYLDY?YMYZ bir ayna de?il.. nar ve nurun mündemiç oldu?u , syr ve seyrin imtizaç etti?i müteal bir HAKYKATTIR.
i?te bu ?eytan ve sair günahkarlaryn, emanet ben’in, tuzak benli?in, esrik bencilli?in; YANSIMA VE YANILSAMA'laryyla, vartaya dü?tü?ü bir imtihan ve müsabaka kapysy açylmy?, fitne ve bela yolu kurulmu?tur.
Allah bizi ve sizi korusun. Amin.
O zaman yukarydaki ?emayy ?u hale getirebiliriz:
CYNN sekalan RUHANi
?eytan Zî-?UUR insan
BE?ER latefan MELEK
Dikkat edersek ötedenberi insany tanymlayan tablolarymda cinler yerine NEFSY, ruhani yerine RUHU, melek yerine AKLI be?er yerine KALBY ve zî-?uur yerine SIRRI koyarym. Yani latifeleri yerle?tiririm. Syrdan ba?ka di?er latifeler syrryn istihaleleleri ile ortaya çykmy? hassasiyet ve hissiyattyr diye kurgularym. Bu iletinin dizininde ?uuru tanymlayan tablolary göreceksiniz. Bu durum zi-?uur yani ?uur sahibi olan KYMSELER dört tür olup bundan ?erre gidip islamiyet-I kübra olan insaniyeti esfel-I safiline götüren cin ve be?erin altyna dü?en hizbü??eytan oldu?u gibi insaniyet-I kübra olan islamiyetle a’la-yy illiyine götüren ve melek ve ruhanilerin üstüne çykaran hizb-ül-Kur’an vardyr. Yoksa Allahü Teala kötülük yapsyn diye ?EYTANLAR adynda bir kimse tür yaratmamy?tyr.
Do?rusunu Allah bilir.
Allah ahiretimizi ve akibitimizi iyi ve güzel etsin. amin.
Osmanziya
(*) Müekkkel MÜVEKKEL demektir. Ynsan bilmedi?i konuda ya da kendisi bizzat yapamady?y bir i?te bir vekil ve bir avukat tutar. Bunun gibi nesnelerin de dü?ünemedi?i “bilme” ve yapamady?y “isteme” i?lerinde kendilerine egemen olan melekler ( latefan kimseler) bu ?uurlu hamd ve dua i?leriyle cansyzlary, bitkileri hayvanlary temsil ve tevkil ederler görürler. Ynsanlar dünyadaki bitki ve hayvanlaryn ibadetlerine kary?ty?y ve bunun mükellefi ve mes’ulu oldu?u gibi meleklerinde e?ittikleri ve yönettikleri NESNELERYN ibadetlerini Yaradan’a arz etmekte ve onlaryn vekaletle temsil etmekte MÜEKKELLYYETY vardyr diye dü?ünü-yorum. Zaten bu KYMSEL yönetimde, en üst mertebede dört MELEK’e ba?lanmy? (Cebrail, Azrail, Israfil ve Mikail hazretleri) ve bunun tümü MÜLKE kar?y MELEKUT olu?turmu? ki bu MELEKLERE YMAN akidesi haline gelmi?. Mülkün halkynyn Emr-i Rabban’si bu ruhi kanuniyetlerle gerçekle?tirilir. Bilgisayar düzeninde donanym aygytlarynyn yazylym sürücülerinin programlaryna ba?ly olmasy gibidir. Melekler bir PROGRAM gibidir. Gibidir ?öyledir, böyledir dedi?imiz sözlerin özü öyküdür, benzetmedir, anlamaya çaly?mak u?runa kurdu?umuz bir resimdir. Melek bitki gibi diyoruz, cansyzlara biner sürer diyoruz. Ruhani hayvan gibi diyoruz. Melekler nesneleri e?itir diyoruz. Ruhaniler canlylaryn içine girer yönetir diyoruz. Bunlar bizim dünyamyzyn kavramlarydyr. Mülk vechindeki bildi?imiz adlary ve anlamlary oraya YANSITIYORUZ. Ama ?unu kesin olarak inanyyoruz ki tüm MÜLK ve MELEKUT Allah’yn oldu?u gibi bütün HALK ve EMR dahi O’nundur. Ne mülkte ne melekutta zerre kadar ?irke yer yoktur. Melekute girip melek gibi ya?amad?ymyz için bu anlatyma bakarak bizim meleketu AYN-EL YAKYN görüp betimledi?imiz sanylmasyn sadece anlamak için açyklamaya çalyyoruz.
“Gerçek”in kendisinin yani nefs-ül-emrin ne kadar GERÇEK oldu?unu söyleyemeyen bir insanyn söyledikleri ancak O’na yakla?mak için bir çaba olur. Bu iletinin dizinin içindeki ?emalar da kurbiyeti ve yakini YLYM ile artyrma çabalary olur. Elbette söylediklerim içinde MUHKEM anlatymlar mevcut ama bundan gerisi müte?abih bir denemeden ba?ka bir ?ey olamaz.
Hasyly mülkteki be?erin ve cinnin MEDENYYET’leri varsa melekutiyetinde, meleklerinde ruhanilerin de AMYNYYETY var ki buna Fatiha-I ?erife’deki AMYN ile katylyyoruz. Üsdat Ymamy Nursi Hazretleri buna kainatyn cemaat-I kübrasy ve cemiyet-I Uzmasy ady veriyor, Nun-u Na’budü nüktesinde… zamandan namaza, namazdan zamana girip çykanlaryn bu SALAT-I KÜBRA’nyn farkynda olmalary ve olmamyz dile?iyle…
Not: Bu tür içerikli bilgilere girmek istemezdim ama kalemimi durduramadym. Ba?y?lana. Maksadym bu yazynyn içeri?i de?il iletinin dizini içinde dosyalardaki ?emalara ve tablolary dikkati çekip onlary okutmak ve okuyuclarynyn görü?lerini almaktyr.