ilim ve ibadet gayreti...
ticaret ve siyaset hizmeti..
ibadet ve inayet himmeti..
istidat ve san'at hikmeti..
saadet ve fazilet ücreti..
muzafferiyet ve sadakat muvaffakiyeti..
Çok yönlü ve yanlı insanın türlü ve çeşitli hedefleri...
Ticaret HİZMETİ'ne gelelim:
Malın kalitesi
Fiatın kantitesi
Teslimin müddeti
Hizmetin devamiyeti
REKABET için dört faktör.
Hayatın içindekiler.
Ticaret İKTİSAT'ı gerçekleşetirir.
SİYASET
ise ADALET tahakkuk ettirir. Nasıl
Hürriyetin ehadiyeti ve vahdetin ayniyetini
dengeleyerek.
Hukukunu müsavavati ile Ahlakız faziletinin
muvazenesini kurarak.
Ticaret say ve sermaye ise..
Siyaset iktidar ve muhalefettir..
Ticaret iktisadı sol vucub-u zekat ve sağ hürmet-i riba ile gerçekleştiriyorsa. Siyaset ise adalati; din, din, ekmek ve hürriyeti BARIŞ içinde sağlamakla tahukkuk ettirir.
Ticarette kolay değil.. siyasette..
Peki ilim ve ibadet kolay mı ?
Ticaret ve siyasete göre öyle görünüyor.
Ancak ilim ve ibadet hedefi olan
TİCARET VE siyaset
iktisat ve adalet
sağlanamıyor ve gerçekleştirilmiyor ise
o zaman ilim ve ibadet yeterince DESTEKLENMİYOR
ki bu yüzden ticaret ve siyaset BESLENMİYOR demektir.
ticaret ----------- ibadet
siyaset ------------ ilim
Beslenme ve Desteklenme..
şimdi yerlerine yerleştirelim:
ticaret ----------- ibadet
BESLENME ......... DESTEKLENME
siyaset -------------- ilim
Şimdi de hedefleri yerlerin oturtalım:
ticaret ----------- ibadet
İKTİSAT
BESLENME ......... DESTEKLENME
ADALET
siyaset -------------- ilim
Acaba ilim ve ibadette hangi FAKTÖR noksan ki
ticaret ve siyaset hedeflerini ortaya koyamıyor ?
http://www.zaman.com.tr/politika_balkon-konusmasini-4-gunde-sifirladi_2237678.html
TEK ADAM..
Tek adam diye önceki tek adamı kaldıranlar sonradan neden tek adam oluyorlar.. Mustafa Kemal ile İsmet İnönü.. Necmettin Erbakan ile R.T.E... şimdi evlad-ı rasulü kimin ve niçin katlettiğini yakinen görüyorum.
Kişisel çıkarını İslamın Yararı gibi görmek ve göstermek için çok özel ve yüksek bir duyarlık ve beceri gerekiyor.
Tagut bu işi yeterince becerdikleri gibi angutların bunu görecek gerekli duyarlıkları olmuyor.
Kuvvetliler çoğu zaman Hakka uymuyorlar..
Kuvvetsizler Hakkı kendileri değil kuvvetlilerin gerçekleştirmesini istiyorlar.. İktidar kavilerin eline geçtikçe de zayıflara yapamadıkları muhalefet kalıyor.
Biz TAGUT ile ANGUT'ları fark etmedikçe..
Siyasette adalet ve ticarette iktisat tahakkuk etmeyecek. (Bakara 256)
Tanrı yerine sanrılarına tabi olanların hakk ettikler ise başlanda bir TAGUT'un bulunmasıdır.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Amin.
|