Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din
Mesaj icon Konu: Tanrıya tapmak ve O'na kulluk yapmak Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2604

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: Tanrıya tapmak ve O'na kulluk yapmak
    Gönderim Zamanı: 04-Şubat-2021 Saat 08:33

Tanrı'ya tapmak ve O'na kulluk yapmak.. Tanrı Tanırlık ve O'na Tanıklık.. kolay bir iş değildir. Tapılası karılar ve kulluk edilesi kocaların yuvasından yayılan bir ışık ve aydınlıktır. Bu pırıltı ve parıltı genellikle nebiler ve veliler ile dahiler ve deliler dünyasını akla getirir.


Asrı saadet nasıl bir sırr taşıyor.. asır ve sır.. sır ve mısır.. Mısırdan nasıl bir YUSUF Aleyhisselam çıkmış.. saadet asrından nasıl bir MUHAMMED Aleyhisselatü vesselam çıkmış...


YUSUF nasıl bir isim ki koskoca bir süreti onun YAŞAM ÖYKÜSÜ anlatılıyor.. MUHAMMED nasıl bir isim ki onun YAŞAM ÖYKÜSÜ hadis ile saptanmış..


Peki biz hiç kendi yaşam öykümüze dikkat ettik mi ? Kendi ailemizden bir MEKTEP çıkardık mı... bir ŞİRKET çıkardık mı.. bir PARTİ çıkardık mı.. bir BECERİ çıkardık mı.. bir BAŞARI çıkardık mı ?


Ahir zamanın yeni bir dini var; ÇALIŞMA, ÜRETME, BAŞARMA...


Laf ve gaf değil iş yapacağız.. falana FETO filana RETO diye kızmak iş değil.. dünyanın KÜRESEL OYUNCULARINA ver yansın etmek sanırım, büyük bir olasılıkla, kendimizi avutmak olabilir...


Bu yüzden yeni bir BAKIŞ AÇISI gerekiyor.. bakışımızın açısını değiştirmek gerekiyor.. yerimizde durup dünyanın etrafında dönmesini beklemeyi bırakmak gerekiyor.. dünyayı değil kendimizi döndürmek gerekiyor.. öyle ise VELL.. yapma TEVEL.. ne ye iraz ve itiraz edeceğini.. kime irab ve itirab edeceğini.. bil ki muhalif ve/veya muvafık olacak kavileri ve zaifleri bilesin..


İşte bunun için HAKKI ve kuvveti.. HAKKI ve halkı.. HAKKI ve hakikatı.. HAKKI ve hürriyeti.. bunun için de bu çok yönlü ve yanlı işte YBA öğrenmek, kullanmak ve yararlanmak gerekiyor ki HAKK ve BATIL kolay ve çabuk şekilde ayrılsın...



BOYUTLAR

Allah azze ve celle ne muradın varsa versin denir.. Bu pek hoşuma gitmez.. Hayırlısını versin demek lazım.. Hangi sürecin ne sonucu vereceğini .. Hangi sonucun ne süreceğini başlatacağını.. Bilemeyiz.. Ayetin işaretiyle bazen hoşumuza giden zararımızı çıkar.. Bazen de zarar gördüğümüz hoşumuza gidecek süreçler, sonuçlar, iyilikler ve güzellikler çıkarır. Bunun için çoğu zaman duam rabbimiz bizim ve sizin akibetinizi ve ahiretimizi güzel ve iyi etsin, diye dua ederim.. Zorla güzellik olmadığından allah ne muradın varsa deyip, tanrı'yı zorlamamak lazım 

Hele şu allah azze ve celle yâr ve yardımcımız olsun, yalvarısı ve duası ne iyidir ona yâr olmak ve yaranmak yolunda.. Hele tüm beceri ve başarıların sonuçları olan sevgi, saygı, övgü ve ödgüleri o'na yollamak kısaca o'na yakarmak ve hamd etmek ne güzeldir. Tanrı'ya tapmak ve o'na kulluk yapmak.

Tapılası karılar ve kulluk edilesi kocaların yuvasından arşa giden hamdlar ve ilâhi rahmetten gelen salatlar ve hidayetler trafiği ne hoştur.. Çünkü insanı boyut boyut açar :

İlgi.. UTAN.. Bilgi.. UMUT.. sevgi.. MUTLU saygı.. KUTLU.. Onur.. COŞKU.. Hoşgörü.. TUTKU.. Yetkin.. UTKU.. Erdemli.. HOŞNUD.. Yararlı.. HOŞ...
Çoban salatası yaptım sözcuklerle.. Her bir sözcuk bir boyut ise, insan kaç buudlu ?


EK HESAP

İnsanlar istemeden banka EK HESAP açmaması lazım.. ya da yaşlılar bilmediğinden haberleri olmadan açılıyor.. gerçekten hukuki bir sorun.. ancak bu iş.. sanırım seksenlerde oldu.. memur maaşları nakden değil BANKA'ya yatırılmayı başlandı.. BANKALAR.. PARTİLER.. BASIN.. halkın KONTROL'ünde çıktıkça.. parça parça olayları değil.. bütünü görmek lazım. Zaten yetmişlerde para birimi ALTIN olmaktan çıkınca.. DEVLET'te kontrolden çıktı.. sonuçta olan sadece bize olmuyor.. diğer milletlerde ve devletlere de oluyor.. bireyin özgürlüğü.. özgünlüğü.. gizliği kısaca ÖZELLİĞİ.. genel GÜVENLİK gerekçesiyle kısıtlandıkça.. BİG DATA'larla bu kontrol giderek arttıkça.. insanın teknolojiye bağımlılığı ve vatandaşın ideolojiye bağlılığı arttıkça.. insanlar birbirlerini daha çok NEFRET edecekler.. Onun için toplumsal sorunlarda SUÇLU ya da SORUMLU aramadığınız gibi KAHRAMAN ve MEHDİ de beklememek lazım.. beklenen insan ve aranan müslüman olmak yeter.. toplumsal olaylarda özne kimse değil kümedir.. bu kümede payımız ve paylaşımımız kadar daha kevsere gideceğiz ya da daha betere düşeceğiz.. Buradaki gibi YANLIŞ açık ve seçik DİLE GETİRİLDİKÇE.. insanlar uyarılacak ve uyanacak.. örneğin bu olay.. beni uyardı.. bankaya gidip emekli hesabımı kontrol edeceğim. Teşekkür ederim Aziz Kardeşim.

KARANLIK
Kara.. kapalı.. kırmızı.. karanlık.. parçalı oldukça güzel.. böyle bütünü kaplarsa insanın içini karartıyor.. aslında K.ara sadece bizi "ara"ya tahrik ediyorsa iyidir.. yutuyorsa kötü.. Lütfen "SARI"ya gelin demiyorum.. SEÇ'in. ARI bir S ortaya çıkarabilir.. zaten Sinizodial eğRİ evrensel bir yoldur...

ENE
go.. ene.. ben.. bir araç, illet ve alettir. Ancak onu "hiç"lik ile mahkum ettiniz mi gider ona çarparsınız. Diğer taraftan HEP'lerseniz bu sefer de Tanrı'ya çarparsınız.. O' da size çarpar. Bu kadar basit.





BAŞARI

Savaş ve barışın bir sınav ve yarış olduğu anlaşılıyor.
Elde edilen BAŞARI ise ekiplerin amaç, güven ve zaafiyeti paylaşmaları ile ortaya çıkar.


BENİM ŞİRKİM İYİDİR!!!
Papazın günah çıkartmasını “sapıklık”, şeyhin tövbe almasını “hidayet” olarak değerlendirmek…
Anıtkabir’de ayakta durmayı “şirk”, türbelerden yardım beklemeyi “ibadet” kabul etmek…
Büste selam durmayı “putçuluk”, şeyhin önünde secdeye kapanmayı “takva” zannetmek…
Hz. İsa’yı tanrılaştıranları “kâfir”, “Ben Allah’ım” diyen Hallac vb. kimseleri “evliya” olarak değerlendirmek; “benim şirkim senin şirkinden iyidir” mantığının bir sonucu olmalıdır!!!
-Âdem Doğantemur-


KENDİMLE KONUŞMA


Aslında konuşurum.. kendimle konuşurum.. bilirim ki söylediklerimin en birinci muhatabı benim.. ancak bazen benim gibi başka konuşanların bulunduğunu da yadsımam.. onlarla da konuşurum.. ancak bilirim ki onların konuşması benim kendimle konuşmamın bir parçasıdır.. fakat ne olmuşsa bir olay ortaya çıkmış insanların birbiriyle konuşmasının yolları sesli ve yazılı dillerle genişletilmiş.. YAZILI dile geçeli altı bin yıl olmuş.. sanırım bunun altmış bin senelik bir EVRİMSEL geçmişi bulunması lazım.. yazılı dile geçmekle elbette sesli dil ortadan kalkmamış.. yazılı dilden başka bir dile geçince elbette yazılı dil de kalacak.. Her dilin birbirine göre üstünlüğü ve eksikliği bulunacaktır. Keza günlük bilginin, bilimsel bilginin, felsefi bilginin ve dini bilginin birbirine göre yetersizliği olacaktır.

Bu gün için benim saptamam sesli ve özellikle yazılı dilde HAZIR açık ve seçik ANLAŞILIR anlatımla insanların DÜŞÜNME tembelliği hasıl olmuş.. YAZARLAR ve HOCALAR ve ÖĞRETMENLER hazır ve anlaşılır ilmi ve edebi yazılar insanları KURAMLARA bağlı hale getirmiş.. ussallaştırılmış ve uzlaştırılmış faraziyeler.. aksiyomatikleştirilmiş ve sistematikleştirilmiş nazariyeler .. otoriter ve totaliter hale getirilmiş.. bilgiler.. düşünceler ve inançlar.. özellikle ideolojiler yoluyla insanların toplu ve kollektif yaşantılarından istismar ve suistimal kapıları açılmış…

Dini ve dünyevi umutlar.. uhrevi ve ütopik beklentiler.. KÖRÜKLENEREK dilin kötü ve kötüye kullanılması yoluyla dil tarafından belirlenen dünyanın bilinmez yolları paradigmalar ve din tarafından tanımlanan dinin gizemli kapıları doğmalar ile kapatılmış.. belki bu gelecekteki sesli ve yazılı dilden sonra gelecekte dilde biraz daha zor hale gelebilecektir.. ancak bu günkü ön yargılarımız ve saplantılara ilişkin alışkanlık ve alışkınlıklarımız.. umut ve korkularımızla birlikte bir ülfet ve ünsiyet örtüleriyle gri .. içinde bir gaflet ve gabavet perdeleriyle.. bulanık.. olsa da yarın toptan kabul ya da reddin olumsuz sonuçlarını gördükçe.. yaşadıkça.. anladıkça bunlardan kurtulacağız.

Örneğin bu gün yeşil, mavi, kırmızı ve kızıl İDEOLOJİLER bizi dünyevi ve uhrevi ütopya ve cennetlerini ZORLA çağırıyor.. biri zorladıkça öbürü ondan daha çok ZORLUYOR.. oysa zorla güzellik olur mu.. örneğin benim dinli ŞERİAT’ımda.. dileyen göğsünü gere gere ben senin taptığın TANRI’ya tapmıyorum diyebilecektir.. kimse de kolundan tutulup ZORLA cennete götürülmeyecektir. Çünkü adı üstünde şeri at.. insanı özgürlüğünü almaktan kötü bir şer olur mu ?

Zaten her deneyim ortaya bir yanılma oda bir düzeltme o da bir öğrenme ile bire üç kar getirmektedir. Bir veririz üç alırız.. ancak bir deneme ve girişim vermeyenler.. başlangıç ve cesaret göstermeyenler.. zorluklara katlanmayanlar elbette hazır lop kolaylıkları elde edemezler.

Lütfen konuşun.. bana değil kendinize konuşun.. anlıyorsanız eleştirin.. beni susturur diye çekinmeyin.. anlamıyorsanız sorun.. bilgisizliğim ortaya çıkar diye korkmayın.. beğenmiyorsanız okudum anlamında beğen işareti koymayın.. çünkü insan kendinden korkmaz.. kendinden utanmaz.. korkuyor ve utanıyorsanız kendinizde değil başkasındasınız demektir. Zaten bir süre sonra burada belki sesimi duymayacaksını.. çünkü ben kendime konuşurum.. kendimden sesler çıkmazsa.. o yöne dönmem.. kendime ışık, aydınlık ve açıklık vermeyen gölgelerden, karanlıklardan ve kapalılıklardan kaçarım.. çünkü çok olmasa da yeteri ve gereği kadar bencilim.


Bilgi, sevgi, saygı ve sağlıcakla kalın. Osmanziya 03.02.2021



Düzenleyen osmanziya - 04-Şubat-2021 Saat 09:05
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk