Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Yöntembilim
 YöntemBilim Forumu | Yöntem Bilim | Yöntembilim
Mesaj icon Konu: KARIZME Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2601

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: KARIZME
    Gönderim Zamanı: 17-Ağustos-2017 Saat 23:23



KARIZMA dizini içindeki dosyalar

20170818_085256_KARIZMA.rar

Karizma Allah vergisi üstün hususiyet ve vasıflar sahibi demektir.. ya da üstün yetenekler ve başarılar elde eden ve gerçekleştiren anlamına gelir. Yapıp ettikleri normal kişilerin işine ve sıradan kimselerin eylemlelerine benzemez.


Başta nebiler ve bilim adamları dahil olmak üzere tarihte ses getirmiş kahramanlar ve bu nedenle ünlü olmuş kimselerdir. Bu bilim ve hukuk ile hikmet ve san’at alanındaki kahramanları dahiler ve deliler olarak.. dil ve din alanında ilahi ve kudsi konulardaki kahramanları nebiler ve veliler olarak.. dörtlerim.


Deliler ve dahiler ile nebiler ve veliler


Bu dört gurup kimseler karakterleri ve kariyerleri ile kapasiteleri ve karmaları ile topluma olağan üstü katkıları olur. İsimlendirme yaparak yedi kişiyi söyleyebilirim; musa ve isa ve muhammed üç.. aristo ve descartes ile Kant ile BEN desem.. hemen beni tımarhaneye yollarlar.. zaten bende böyle düşündüğüm için bir tabibe görüneceğim


Acaba BEN ne olabilirim ?

Karizma sahibi olarak dört tür belirlemiştim; nebiler ve veliler ile deliler ve dahiler.. üç tane nebi ve üç tane dahi saydım ve nebi ve dahi olamayacağıma göre geriye veliler ve deliler kaldı.. acaba BEN hangisiyim;

aklını uçurmuş deli mi
yoksa
kalbini yükseltmiş veli mi ?


Veli olmadığımı kesinlikle bildiğime göre geriye tek seçenek kalıyor: Delilik. Elbette benim kendimi deli saymam ya da başkasının deli sanmasıyla deli olamayacağımı göre elbette diğer hastalıklar gibi delilikte ancak tabib raporu ile tanımlanır ve saptanır.


Bu konuda kişisel bir saptama yerine saptadığım kişisel bir keşfimi dillendirmek istiyorum:


1611 yılında DESCARTES tarafından keşfedilen ANALİTİK DÜZLEMİN matematik kullanımı çağdaş bilimin ve çağdaş felsefenin başlangıcı sayılır. Descartes’ten önce de aritmetik vardı.. matematik vardı.. cebir vardı.. fakat Descartes’in Kartezyen koordinatlar denilen birbirine dik olarak keşisen iki sayı doğrusundan(x ve y) oluşan ve (+) işarete ile göstergelenen ANLAM SÜRÜCÜ ve ANLATIM AYGITI gökdelenleri inşa etmekten tutun da en kompleks makinalara yapmaya kadar bütün tasarım ve biçimleme işleminde kullanılan bir alet haline geldi.


İşte 400 yıl sonra analitik düzlemin matematik istimalinden başka bir de görsel, mantıksal ve mantıksal istihdamını ortaya çıkartmış bulunuyoruz.


Analitik düzlemin ayırt dört alanı Alfabetik (sözel) ve nümerik (sayısal) REMZ ile nicel (Kantite) ve nitel (Kalite) VASF olarak tarafımdan tanımlandı ve YBA (Yöntem Bilimsel Analiz) adı ile 1990’den itibaren yirmi yıldır genel kullanıma sunuldu.

Buna benzer bir kullanım Tony Buzan tarafından 1960 den itibaren ZİHİN HARİTALAMA adı ile ortaya çıkarılmıştır. Elbette bu ve buna benzer başka kullanımlarda söz konusu olabilir.Ancak tarafımdan kullanılan YBA anlam sürücü ve anlatım aygıtı, zihnin olağanüstü doğal gücünü kullanma ve hepimizi yaptığı doğaçlamadan ziyade ortak bir dil olmaya aday çalışma olarak tarafımdan tek başına sürdürülmektedir. İşte bu durum yakın çevrem tarafından anomali olarak görülmektedir.


Fakat tıbbın ölçülerine uymayan yaşantı ve davranışlar.. görüşler ve tutumlar.. eğer kişinin kendisine ve çevresine zarar veriyorsa bu bir hastalık ve maraz olarak teşhis edilir ve bunun tedavisine gidilir.


Fakat tabib raporu ile de tanımlamayan delilikler ve saptanamayan akıl aşılılığı vardır ki bunlara sanırım tıp dilinde afazi ve halk arasında şarlatanlık adı verilir.


DEHA’ların bu şarlatanlardran farkı şudur ki fevkakalade zihin yetenekleri ile yapıtları ve öğrencileri ile topluma katkıları bulunur.. iradeli ve disiplin çalışmalarıyla başarılı ve verimli eserler ortaya koyarlar ve böylece de tanınır ve saygınlık kazanırlar.


Bunlar başarmış kahramanlardır bir tür.. şarlatanlar ise başaramadıkları takdirde hain hale gelip toplum tarafından alay konusu olabilirler. Bu da onların heveslerini hikmetten ayırmış olmamalarının bir cezasıdır.


ŞİMDİ yukrıdaki tabloyu değiştiriyoruz ve “karizma”yı merkez çekiyor ve yanlara alıyoruz. Ortalık karar-ma oluyor.


KARİZMA peşindeki kişilerin sayısıyla ölçülebilir mi ? KARİYER yetkili ve etkili olduğu kişilerin sayısıyla ölçülebilir mi ? onbaşı.. yüzbaşı.. binbaşı.. insan sayılarına göre rutbeler neyi anlatıyor ? İsti’datların san'at haline gelmesi ile kişilerin yetilerinin yetkiler halinde ortaya çıkmasının gücü ve derecesi etkili olduğu bağlıları sayısınca olabilir mi ? örneğin şube müdürü ya da genel müdür… emri altındaki memurlara göre bir rütbe almıyor mu ? Sivil ve askeri bürokraside bu durum kültür ve san’at ve siyaset ve hikmet alanında da bulunmuyor mu ?


KAPASİTE.. bir birim hacimdeki bulunan öğe niceliğini ya da bir kümedeki elaman sayısını ifade eder.. örneğin atom ağırlıkları.. atom numarası büyüdükçe atom ağırlığı da büyür.. fakat genetik kodların ve materyallerinin sayılarının her hangi bir kapasite ile ilgisi yoktur. Sonuçta bu sözel ve nitel taraflar ile sayısal ve nicel tarafların bütünlüğünün bir gizemi bulunmalı.. YBA bu gizemi kullanır.



Peki KARAKTERLİ insan bu sayıya bakıp öğünen kişi midir ? Bu durumda benim arkamda TEK bir KİŞİ bile bulunmadığına göre bende ne karizme var.. ne karıyer var.. ne kapasite var.. belki bu sayıları takmayan bir karakterim var.. amma en azından kafama taktığım bir toka olsun dedim ve uzattığım saçımla karizma görüntüsü verdim.. YBA reklamını yapıyorum içerikli yazılarımla olduğu gibi..

Ancak gelecekte arkama yani YBA E takılacak çok kişilerin bulunacağını görür gibi biliyor ve belki de bu yüzden etrafa deli görüntüsü veriyorum.


Kim bilir bende türettiğini tüketen ve türettikleri ve tükettikleri ile avunan birisiyim.. başkalarının tüketimine yönelik bir türetim yani ÜRETİM yapamıyorum.


Lakin bunun böyle sonuna kadar süreceğini sanmıyorum.. gelecekte başkalarının da tüketimine sunulacak YBA in yeni anlam sürücüsünün ve anlatım aygıtının kapış kapış satılacağını umuyorum.








Düzenleyen osmanziya - 18-Ağustos-2017 Saat 09:12
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk