Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
İnsan Bilim
 YöntemBilim Forumu | İnsan Bilim | İnsan Bilim
Mesaj icon Konu: son tablo Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2728

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: son tablo
    Gönderim Zamanı: 17-Mayıs-2021 Saat 02:30


Bazen düz yazı paylaşırım ancak çoğu zaman birkaç reklam mahiyetindeki GDDY dan sonra en az on tablo ortalama 30 azami 50 tablo içeren HABLOLAR yayımlarım. tablolar kablo çizgilerinden oluşur.. hablolarda tablolardan.. bu paylaşım biraz değişik oldu.. çünkü en son tablomu paylaşıyor.

Son tablo demem.. bu güne yaptığım diyelim bin tablonun bin birincisi anlamındadır.. ancak bu bin tabloyu yapabilmek için en az on bin tablo yaptığımı da var saymalısınız.. bu on bin tabloyu yapabilmek içinde bunun bir teknik ya da yöntem ya da bir dil olduğunu düşünmelisiniz.. şimdi size on yılda yaptığımı on dakkada ya da on günde aktabilir ve anlatabilirmiyim ya da siz üç günde alabilir ve anlayabilir misiniz ? Kuşkusuz ki hayır!



Peki ben anlatamadığım sizde anlamadığınız halde on yıldır neden bu tabloları paylaşıyorum.. siber uzay aracılığı ile geleceğe aktarmak için.



Bu durumda bana düşen Hakkın bana verdiğini bu şekilde halka vermektir.. size düşende düz yazılarda ve tablolarda anladıklarını eleştirmek ve anlamadıklarını sormaktır.. eğer konu ve dil ile ilgileniyorsanız.

 

Bilgi ve paylaşımlarımız aslında kendimizi gösterir.. ister ali olsun ister adi farketmez.. hangi harf olursa olsun bir ismi anlatmaz mı.. ancak bazı paylaşımlar kişiden çok bir yeteğeni ve bir beceriye.. bazen bir tekniği bir yöntemi.. bazende bir dili gösterir.. benim paylaşımlarda böyledir.. ancak ben dili tanıtamadığım için insanlar benim anlaşılmaz yazılarımdan fazlası görmediler.. oysa YBA tanımaya gayret etselerde.. onu tanıma olanağı daha çok olacaktı.. yine de geç kalınmş değil.. insanlar öğrenmek isterken karşılaştıkları zorluklara yardım edebilirim..

 




Bu gün yazdığım çeşitli yazıları burada paylaşıyorum:



17 MAYIS 2021 ÇEŞİTİLİ YAZILAR

Cahil insanlar kendilerini mükemmel görmeye, zeki insanlar ise yeteneklerini hafife almaya eğilimlidirler demiş Einstein

Bende dedim ki:

Noksan olan kıymetlidir.. fazla olanın ise değeri düşer de ondan.. Mahiyetimiz naks olduğundan onu tamamlamak için hacatımız canlıdır.. kasr bulunduğundan onu ikmak etmek için harratımız diridir.. bizi tam kamil yapamaz.. olsa idi.. hayat durur şuur biterdi...

Değerli bir Arkadaşım dedi ki ; anlamaya gayret edeceğim. Bende dedim ki:
Alakaniza teşekur ederim.. öğrenmek ve duşunmek için gayret gerekiyorda anlama ve inanmada bunun tersi oluyor.
Bu iradeye devreye sokunca hafizanin kapanmasi gibidir.. oysa zeka yavaş ya da hızli bir intikal gerekir.
Başka bir ornek.. irade ile uyuyamazsiniz.. uyuma gayrı iradidir.
Anlama ve inanma daha çok nasib ve kısmet işi.. ben zeki bir adam oldugumdan degil.. sorum ve merakim bir dua yerine geçiyor.. Yaradan da yanıt ve yerak veriyor.. aşk.. ışk oluyor.
Elbette boyle bir ömur parca parca edilen anlamalar birikince ve bu işe YBA gibi hızli anlam surucu ve anlatim aygiti da eklenince sonuç olagan üstu oluyor.
Ne yazik ki insanlar bu sonucu benim zekama ya da hafizama ya da bilgi birikimime veriyor. Oysa asıl sebeb ilme adanmam.. Rabbimin fazli ve bana YBA ihsan etmesidir.


KÖLELİK DÜZENİ


Dunyada degişmeyen ve degıştirilemeyen bir krallik ve kolelik duzeni vardir her sektörde.. ancak temelinde dişil ve eril iki aktorun karşilikli bağımlilik ve bağlılik ile kurulan ilişkisi yatar.
Bu surecin koşullar ve kurallara gore oluşan kararları.. kuramlar ve kurumlara göre kurullari.. işin vektörunun altı faktorudur. Kişi sektörlerin.. aktörlerin.. faktörlerin bileşkesinden oluşan VEKTORÜN (siratın) kendi payina düşen DOGRULTUSUNDAN (istikametinden) yani yolu nereye çevirdiğinden sorumludur.
Insanin sözunun muhatabı yine kendisidir. Ne yaparsan kendine.. edersin kendi kendine.. bendenizde.. sendenizde.. dalgalaniyoruz bir denizde...
Bazen DİŞARDA bir firtina olur.. bazende IÇERDE bir sekine..ya da tersine.. sekineniz sabit.. basıretiniz daim.. meşietiniz hukum ve karariniz isabetli olsun. ORULU hakikata mutemessik GORULU hakka sail ve rızaya nail olarak.. hep beraber.. yuruyelim İnşaallah.




Yorum ve katkınız için teşekkür ederim.. KÖR görü ile BOŞ kavramın altındaki kör ÖYKÜYÜ ve boş OYUNU nasıl kurtaracağız.. bunun tartışmasını da işte günlük dilin düz yazısı (GDDY) ile yapmak.. çoğu zaman formalite formülden.. usul esastan.. biçim içerikten.. daha önemli, gerekli ve acil oluyor. YBA çağrısıyla anlatamadığım bu...



YAPAY GERÇEKLER

Hayal ile yapay..
Vehim ile sanal..
Hikaye ve historia..
İlim ile hurafe..
Hak ile hakikat..
Arasinda ki FARKLAR
bilinmezse
Saçma bir epstem Anlamsız bir epos.. uyutucu bir retorik ve yaniltici bir diyalaktik kaçinilmaz olur.
Aristo bu işe ikibin kusur sene once logosu epos ve mitosdan ayırarak başlamışti.. çağdaş felsefe de ontolojiyi epistomoloji ve aksiyomatikte ayirdi.. YBA ise metodolojisinde hepleme ve hiçleme yetkisiyle çoģu ve azi saptamayı var sayma ve yok sanma yetimizden tefrik etti...
Böylece konuşma ve düşünme ile anlama ve inanma. diri ogrenme ve canli anlamaya bağlanarak bilimin ve hukukun durmasina ve donmasına engel olunabilinir.



EMEKLİ OLALI ALTI YIL OLDU

Altı yıl önce.. emekli olalı dort yıl oldu.. zaman geçiyor mekan duruyor gorunuyor..ancak dunyaya yer merkezli degilde guneş merkezli bakinca mekanda dönüyor.. mekanlarin donmesini de biz zaman geçiyor goruyoruz. Fakat asıl HAREKET mekanin ve zamanin.. nesnelerin ve kimselerin yer degistirmesi degil manalarin ve gayelerin "yer" DEGİSTIRMESI.. biz YBA ile bunu anlatmaya çalışıyoruz.
Ancak piyasa Anlaşılir AÇIK hazır SECIK Anlatılir bilgi içerikleri sunan hocaların ve içerikli bilgiler seren yazarlarin HAZIR düşündurmeyen yazılarının çogunlugundan oluştugunda hatırlari hazıra alişkin yazarlar..okuyucular.. hocalar ve öğrenciler YBA anlatimima yüz vermediler. Biz de onların GDDY sına iki yüz vermedik.
Şimdi fildişi kulemizde zamanimizin geçmesini bekliyoruz.

Yazerim.. Yazarım.. Avukatım.. Aziz Kardeşim.. Degerli Meslektaşim.. benim gibi savcilik ve noterlik yaptiktan sonra bu AVUKATLIK ile 1-0 öne geçtin.. HAYIRLI olsun.. bana düşen avukatlıga geçil durumu 1-1 berabere getirmek.. İnşaallah   



SİYASİ KATILIM

Siyası katılım bir oy vermekten tutunda bir parti ilçe başkanı olmaktan bir bakanlık yapmaya kadar gider.. hepsine AMAÇ aynıdır birisi mal ve hizmet sunmak hedefi diğeri kimlik ve kişilik sergilemek ereği.. hedef ya da erek hepside bir GEREKSİNİMİ karşılamaya matuftur ve bunlar sıralaması da MOSLOV ihtiyaç pramidinde gösterilmiştir.
Ancak insanın bu hacatına ilişkin amaçlardan başka bir amacı daha bulunur ki buna HARRAT adını veriyorum. İşte bu söz konusu olduğundan burada belirtildiği gibi malın kalitesini değil malı üretinin kimliği öne geçiyor.. çünkü bu kimlik sizin ARAYIŞ ve harratınızı engelliyorsa artık onun sunumuna ve serimine bakmazsınız.. onunla savaşmaya başlarasınız.
işte bunun adı ekonomik savaştır.. politik savaştır.. askeri savaştır.. size bu savaşlardan daha önemli ve değerli bir savaştan belki yarıştan belki barıştan dava önemli ve değerli bir SINAVDAN söz edeyim: BİLGİ YARIŞI.. peki nedir bu bilgi yarışı:
İnsanı doğadan uzaklaştıran TEKNOLOJİ ve insanı insandan uzaklaştıran İDEOLOJİ savaşacak bilgiye erişmektir.

ÖRGÜTLÜ BİLİM

Örgütlü bilim.. teşkilatlı funun.. evrenin takvimi.. 20.yy aydinlanmayi endustrilestirmeye çevirenler.. kör teknoloji ve sagir ideoloji ile 2 milyon musluman insanin olumune neden oldu.. iki ýıldaki salginda bu sayıya yaklaştı.. tekelleşen bilginin başimiza daha ne getirecegini de bilmiyoruz.

YARATILIŞ VE EVRİM ÜZERİME
yaratiliş evrimle oluyor.. evrim ise yaratilişı gerektiriyor. Fakat evrimciler yaratilişi.. yaratilişçilar evrimi.. kabul etmiyorlar. Yaratiliştan başka buyruluş ve devrim daki var.. bu buyruluş ve yaratiliştan.. evrim ve devrimde başka.. deneyim ve dayatım gerektiriyor.. dürüluş ve diriliş istiyor. Sonuçta evrim failsiz ve yaratıliş ilimsiz değildir.

Katkınız için teşekkür ederim.. ancak aratılış ya da halk.. fıtr.. bari.. musavvir.. keşf.. feth.. icad.. en az yedi konuyu kapsayan teoloji ve evrim ya da kendisini saltlık.. koşulsuzluk.. kuralsızlık.. tanrısallık atfedilen kanun-u tekamül bu konuyu tartışanların CEHALETİNDEN kaynaklanan halk ağzındaki tanrı tanırlık ve tanrı tanımazlık konusunun ortadan kalkması için uygarlığımızın daha bir fırın ekmek yemesi gerekiyor.. desem beni de burnu büyüklükle suçlarlar.. nitekim daha açık ve seçik olan anlatımlarımı bile anlaşılmaz bulanlara açıklanacak fazla bir sözüm bulunmuyor.. anlattıklarımı da gelecek gönderilmek üzere siber uzaya bırakıyorum. Eğer TANRI konusunda bir kuşkuları varsa.. tüm şeytanları zihinlerinde toplayarak İmamı Nursi' Risale-i Nur Külliyatına girsinler.. yanıtlarını bulacaklardır. Evrim konusunda sorun yaratılıştan ziyade Hz. Adem konusunda tartışma vardır. Onunda kestirme yolunun da Hz. Adem Aleyhisselam ile tanımak olduğunu söylerdi Rahmetli onk. dr. Haluk NURBAKİ hoca.. KESİN bilgi ile inancı.. KUŞKULU bilgi ile bilimi ayırt edemeyenlere.. söyleyecek fazla diyeceğim şu ki siz şu tanrı tanırlık ile tanrı tanımazlık tartışmasını bırakında TANIRLIK üzerinde kafa yorun biraz. Eğer bu konuları YBA tablolama konuyu enine boyuna anlatırsam.. bu sefer bende bu tanrı tanırlık ve tanrı tanımazlık konusuna girer, kendimle çelişirim.

17.05.2021 Üçyol-İZMİR Osmanziya


Bu site 18 yıldır YBA reklamını yapan düz yazılara ekle tablolardan oluşan paylaşımlar yapılır.. sonuçta bu güne kadar YBA öğrenmeye ve kullanmaya ve yararlanmaya adanan bir kişi bile çıkmadı.. bu yakınma değil bir saptama.. sık sık denildiğinden yakınma gibi görülür.. ancak bu gün bir tablo yaptım.. en son tablo.. ömrün olurda yarına çıkarsam yine tabloları yapmayı sürdüreceğim.. ancak bu en son tablo bir ömür yaptığım tabloları içeren bir tablo ki onun büyük bir resim olduğunu da şu anda benden başka kimse bilmez.. belki yarın YBA dili öğrenilince onlar bilecekler:





Bu tablo numarası s=yapay21.doç yani bundan önce 23 tane tablo yapılmış demektir.. bu tablo üzerinde durulsa altmış yetmiş taneye kadar çıkar.. ancak önemli olan bu tablonun öncesi olan yalınından başlayarak versiyon sırasıyla incelemek.. izlemek.. imgelemek ve irdelemek gerekiyor. Buna yapmayı deneyen fazla bir meraklı çıkmayınca tablo da burada bıraktğımı gibi kalıyor.. işte 23 tablonun (word dosyasının) bindirileri...

20210517_023043_YAPAY.rar

Düzenleyen osmanziya - 17-Mayıs-2021 Saat 03:02
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk