Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Dünya
 YöntemBilim Forumu | Genel | Dünya
Mesaj icon Konu: ortak değerler Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2715

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: ortak değerler
    Gönderim Zamanı: 11-Ekim-2022 Saat 09:30



Bir fikir olur.. gününde kimse dinlemez.. on yıldır seslenirsin kimse duymaz.. ne eleştirir ne de netleştirir.. ancak günü gelince herkesin ortak görüşü haline gelir.. fikirler ve itikadlar.. düşünceler ve inançlar öylesine birbirine karışmıştır ki bunları birbirinden ayırmak oldukça zordur. Çünkü insanın korkularından umutularından.. ekonomik çıkarlarına.. politik çıkarlarına.. kadar öylesine birbirine bağlanmış ve yerleşmiştir ki bunları sallamak ve sarsmak olası değil.. bunun bilincinde olarakta bende yıllardır bıkmadan ve usanmadan yerimde yineliyorum.. buraya yazdığım:

"İnsan özgürlüğü-hürriyeti..
İnsan emeği-hakkı..
birilerinin tekelinde olamaz..
dili ve dini de öyle...

İŞBU bu ortak İNSANİ değerlerin
paravana ve paratoner edilerek
partilerin ve ideolojilerin kuruluması..
başımıza açılmış en büyük bir musibettir.

Bundan vaz geçilmedikçe ne iş barış ne dış barış
asla sağlanamayacaktır."

Tümcelerinin sadece bir ELEŞTİRİ olduğunu elbette biliyorum.. amma yıkıcı değil.. yapıcı bir eleştiri.. ancak bu YAKINMA ve eleştiri olmadan da sorunun ortaya konulması mümkün değildir.. birileri elbette yakınacak ve eleştirecek ve karalayacak ve suçlayacak ki hatta sorundan yakınma.. bunalımdan bağırma düzeyine çıkacak ki bazıları sorunu duysun, çözümü yüklensin hatta bunalımın belitini.. buhranın bürhanını bulsun..

Sonuçta insanın ortak değerleri yerine proje ve ekip üzerine kurulmuş PARTİLER'de ortaya çıkacak.. bu ortak değerler üzerine kurulu ideolojiler ve oluşumlar ve partiler kalmayacak.. beşeri ütoplar ve distopyalar ile dini cennetler ve cehennemler.. elbette olacak.. biz bunlarsız yapamayız.. ancak bunlar ekonomik ve politik çözümlere ALET edilmeyecek..

Dilin bilime.. dinin hukuka.. intikal etmediğini ancak körler ve sağırlar görmez.. fakat bilimin esası olan iktisadı ve hukukun temeli olan adaleti yerine getiremediğini de hepimiz görüyoruz.. eğer iktisat ve adaletin ölçütleri bilimsel olarak ortaya konulabilseydi.. ki bu günkü koşullarda ve olanaklarda bu yapılabilir.. birey, aile, toplum, ulus, bölge, yerel ve küresel çaplarda bu belli olabilir.. ve tartışılabilir.. ancak belli olmasa bile yarı yarıyanın (yüzde ellinin) altına düştü mü.. hızla daha aşağı iner ve toplumda kargaşa ve anarşi ve huzursuzluk başlar ve çatışmaya dönüşür..

Bu günkü görünüm; ekmek ve eşitlik ideolojileri İKTİDAR oldu mu özgürlük ve kardeşlik ideolojilerinin MUHALEFETE geçtiğini.. özgürlük ve kardeşlik ideolojileri İKTADAR oldu mu eşitlik ve emek ideolojilerinin MUHALEFETE geçtiğini görüyoruz. SİYASETİN motoru böyle çalışıyor.. bu motor böyle çalışmak zorunda mı ? Avamın gereksininmi olan ekmeği.. havassın gereksinimi olan özgürlüğü.. neden onlara sağlamayıyoruz ? Halkın hasedini ve yönetilerinin hırsını neden görmezden geliyor.. buna uygun önlemleri neden almıyoruz ?

Sebebi çok açık; dil ve din ile emek ve özgürlük ORTAK İNSANI DEĞERLER'in barışın bulunduğu vasatta gelişebileceğinin ve bununda insanın oluştuğu rasatta gerçekleşebileğinin.. bunun da marifete iltifat edildiğinde ortaya çıkacağının farkında değiliz.

Sen artizlere taparsan ya da artizlik yaparsan bunu görebilir misin ? Ben görebilirim.. ben artizlik yaparsamda sen görebilirsin.. Demek sorun hep ben ve sen kalmamda.. biz olamamakta öyle değil mi ?

SORGULAMA.. sorma.. kendini eleştirme veya başkasını eleştirme.. soruna değil çözüme odaklanma.. ve böylece sorunu soru haline getirme ve mevcut olanla yetinmeme ile mümkündür.. bu da üçüncü sınıf adamların işidir.. ikinci sınıf adamlar ise bu işten çekinmeyen ve bıkmayan insanlardır.. birinci sınıf insanlar ise zorluğu soruna.. sorunu soruya.. soruyu yanıta.. yanıtı çözüme.. çözüm kolaylığa çeviren insanlardır.. demek sadece yakınan dördüncü sınıfta kalmaya mahkumdur. 11 10 2015
SORGULAMA.. sorma.. kendini eleştirme veya başkasını eleştirme.. soruna değil çözüme odaklanma.. ve böylece sorunu soru haline getirme ve mevcut olanla yetinmeme ile mümkündür.. bu da üçüncü sınıf adamların işidir.. ikinci sınıf adamlar ise bu işten çekinmeyen ve bıkmayan insanlardır.. birinci sınıf insanlar ise zorluğu soruna.. sorunu soruya.. soruyu yanıta.. yanıtı çözüme.. çözüm kolaylığa çeviren insanlardır.. demek sadece yakınan dördüncü sınıfta kalmaya mahkumdur. 11 Ekim 2015.. yani yedi yıl önce bu yazı ile bu fotoyu paylaşmışım.. o da bu günün Metin Güneş ve Ilayda Güneş güneşlerine denk geldi..

OSMANZİYA
11 ekim 2022 Üçyol-İZMİR

IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk