MEZAR  dizini içindeki dosyalar

uploads/20120717_191136_MEZAR.rar 

Dünya girilip ve çykylan bir yer.. Yer küresine bir gezegen olarak uzaydan girilir ve çykylarak ba?ka bir gezegene gidilir.. bir ?ehirden ba?ka bir ?ehre gider gibi.. Zaten Âdem Aleyhisselam dahi  cennetten e?iyle birlikte bir aile olarak dünyada indirilerek bindirildi..  sonra onlar birbirine bindirilerek çe?itlenen ya?amlarla be?eriyet ço?altyldy.. O günden beri Atamyz  ve ondan do?an çocuklary uzaydan  de?il de tenasülden topra?a indirilerek ve  yer küresine EKYLEREK bindiriliyorlar..  O günden bu güne kadar be?eriyetin  RAHMYME dökülen ve TOPRA?A ekilen bu tohumlary toplasanyz yarym barda?y bile doldurmaz.. derdi rahmetli Haluk  NURBAKY Hoca…  Yer Küremiz  Arz-y Beyza oldu?unda Ha?irde ya?murlaryyla  bu tohumlar topraktan çykartylarak ye?illendirilecekler.. Aslynda bizler burada GÜN denilen girilen ve çykylan bölmelerde ya?yyoruz. Fakat biz bu günü yani  zaman-mekan süreklisinin “?imdi burada” olarak ya?ady?ymyz bölmeleri zihnen birle?tirerek TAKVYM denilen bir syralamada sanal bir geçmi? ve sayyl bir gelecek olu?turuyoruz.. bu çizgide geçmi?in ucuna do?um günümüzü koyuyoruz.. gelece?in ucuna da ölüm günümüzü koyuyoruz.. ancak do?um günümüzü ve ölüm günümüzü uzattykça uzatyyoruz.. öyle uzatyyoruz ki do?um  BA?SIZ ezel ve ölüm de SONSUZ ebed haline geliyor... fani dünyaya bekaya boyama..  Bu bize  bizim zihnimizin bir oyunu.. gerçekte üç günümüz var.. dün bu gün ve yaryn.. bu güne dünden girdik yaryn çykaca?yz Yn?aallah. Girmeyebilirdik bu güne, çykamayabiliriz de yaryna.. böylece bu olasylyk ve ölesilik ile ortaya konulan varolu?  günün bizim zamanymyz ve zeminimizi içeren mezarymyz ve mahbesimiz  oldu?u açyk ve  anla?ylyr.. açykca anla?ylyr...  

Dü?ünce, bu yolculu?u,  ileride kaynak ve erek diyece?im, ar-aç ve am-aç ile ön-uç ve son-uç tasarymlyyor ve dil de bu açylymlara bir ad veriyor. Y?te bize dü?en bu mezardan kurtulmak için, bu açylymlara açmak için bir ad-aç’a ba?vurmaktyr..  Yöntembilimsel analiz de bu hizmete aday bir ad-aç olabilir.

Aslynda bu günün yarysy bile mezarda.. gecedeki  uyku ve nevmin,  mevtten yani ölümden  farky çok yok.. diyorum ki gecedeki uykumuz bir tür ölüm ise,  gündüzdeki  uyanyk ve yakaza halde ki durumumuz bile bir tür uyku de?il mi ? Uykunun hafifini gündüz uyuruz, a?yryny gece uyuruz. Hem öykü ile gerçe?i ayyramayan bir uyanykly?yn,  uykudan büyük bir farky var my ?

Sinema ile gündüzlerimizi gece ve uyku, elektirikle gecelerimizi gündüz ve uyanyk hale getiren uygarly?yn i?levi, insany öykülerle aydynlatarak uyutmak my ? Ütopyalarynda dini afyon diye sarmalayanlara inat uyu?turucu bata?yndaki be?eriyeti kurtarmak bir yana spor ve moda ile sarartylmy? hülyayy zevk, terör ve porno ile karartylmy? bir rüyayy bize DÜNYA diye sunanlaryn her bir evi güzel bir mezarlyk hale getirmeye çaly?malaryna ne demeli ?

Bu M’nin ?u M’den hiçbir farky yok.. e?er bizlerde bunlara benzer ba?ka bir  “Mim” haline gelmi?sek.. Her ?ey tersine dönmü?tür. Böyle ise WWW’de yeni bir “m”ezarlyk olarak be?eriyeti makineleriyle uyutmu?  ve insanly?y yutmu?tur. The matrix öyküsü bu gerçe?in  ilk uyarydyr. 

E?ya ülfet aly?kanly?yny delebilenler  ve e?hasa ünsiyet aly?kynly?yny yyrtabilenler bazy ?eyleri idrak ediyor ve bizim görmediklerimizi görerek bulu? ve ba?arylara imza atyyorlar. Yani uyanyk adamlar, ba?ary ve erdem kazanyyor, ?öhret ve servet sahibi oluyorlar.. ancak sonuçta bunlaryn büyük ço?unlu? kazandyklarynyn zebunu ve ba?arylarynyn sarho?u oluyorlar. Sonuçta kölelerine ba?ymly krallar ve krallaryna ba?ly kölelerin kurdu?u dünyada hakikatsyz bir yalanyn arayy?y ba?lyyor: ÖZGÜRLÜK... zaten yok sanylan sonsuzlukla  var sanylan kalycylykla birle?erek tevehhüm-ü ebediyet halinde hakikat-y bekanyn kapasyny kapatyyor.

Y?te bu esriklikten ayylma u?ra?laryna ve bu  sarho?luktan kurtulma çabalaryna YSTYKAMETY (do?ru yolu, düzgün yönü)  bulma adyny veriyorum. Yani biz uyanyp ayylmayy bekliyoruz, kazanyp kurtulmayy aryyoruz. Yanly? giden bir ?eyleri düzeltmeyi istiyoruz, yalan olan gerçeklerden kaçynmayy diliyoruz. Yçine dü?üp çykamady?ymyz aly?kanlyklardan ma?duruz, tany?yp kurtulamady?ymyz arkada?lyklardan bîzaryz.

Ku?ku, ke?ke, korku, küskünlük ve kyzgynlyk karanlyklardan korkuyoruz.. sykynty, üzüntü, kuruntu takynty ve saplanty gölgelerinden ürküyoruz. Kemal yönünde yürüme ve fazilet yolunda ilerleme adyny verdi?imiz hak ve hakikaty  ARAYI?LARIMIZ, tüm ihtiyaç ve gereksinimlerimiz üstündedir..  bunu görmeyi,  tüm gösterge ve görüngülerin üstünde bütün görüntü ve gösterilerin ötesinde bir  örme görmeliyiz. Biçimler i?leriz ve  dokuruz..  tasarymlary süsleriz ve sesleriz.. hakikaty hikaye hürriyeti ile  hikayenin hakikatyny  taharri arasynda kalan bu ara-ma i?ini bizim geçici olmayan kalycy savymyzdyr.    

Buradaki  geçici sorunlar bir ?ekilde çözülebilir.. uygarlyk bu gün bunlarla tamamy ile ba?a çykamyyorsa da e?er dünyada yeteri kadar bir ömrü olsa ve geçmi?imizi daha önceki geçmi? ile kyyaslarsak maddi sorunlaryn – ölüm hariç - çözülebilece?ine dü?ünüyorum.  Ancak ölüm ürküntüsünün perdeli?i yokluk korkusunun, yalnyzlyk kaygysynyn ve ayrylyk acysynyn türlü ?ekilleri bürünmü? arayy? dramymyzyn dünya da “iman” dy?ynda herhangi bir yok sanym ve var sayym ile çözülebilmesini mümkün görmüyorum.

Sorunlary çözmenin en yaygyn ve en etkili bir ?ekli onu yok sanma ve  saymadyr.. yok saymaya müsait bir problem, yani manevi olan yani hemen ?imdi çözülmesi gerekmeyen, acil ve can alycy bir gereksinim olmayan kysaca “yok” gibi görünen bir varly?yn yok sanylmasy, ona ili?kin sorunun çözülmesi ve çözümlenmesi  zorunlulu?unu da  kaldyryr. Ancak biz çözemesek de çözümlemesinin yapylmasy sürdürürüz. Bizi rahatsyz eden de budur.

Tamamen unutulan kurtulu?, iyice göz ardy edilen kurtary?, beklentileri listesinden kaldyrylan eri?im ve eri?me umudu tüketilen kavu?ma bizi daha çok rahatsyz eder. Bu nedenle ve bunu da bastyrmak ve unutmak için ARAYI? yerine ba?ka bir oyun ve yine bir e?lence ikame edilen SAHTE  arayy?lar.. ne kadar ütopya ve ne kadar ideal olursa olsun HAKYKY OLANI  bulma olasyly?yny negatifin de altyna dü?ürür.

Y?te bu ARAYI? GÖSTERGESY  negatifin oaltyna dü?enlere “mezardakiler” diyoruz.

Bu mezaryn ky?ry dü?ünce kylyfy da dil.. bu fikir kabu?unun  ve bu zikir  kynynyn  üstünde katman katman görsel ve i?itsel  zarlar var.. bunlaryn açylmasy insanbilimin geli?tirilmesi ile mümkündür. Her ne ise ve nasyl olursa olsun bu zarlarla zarflady?ymyz dünyalar zerreden hücreye, eneden zümreye Cünudullah’tyr.

Bu sibernetik ve semiotik yapylaryn tahlil ve terkibini, tasnif ve tertibini BYLYM ady verdi?imiz etkinliklerle yapyyoruz. Ancak bu DÜNYA arayy?lary bu gün bir synyra geldi.. meta-fizik ve para-psik kapylara geldi  dayandy.. ?imdi görü? de?i?tirip evrende insany aramak yerine  insanda evreni aramaya ba?lasak iyi olur.. yoksa hem kendimize güzel bir katky hem uygarly?y iyi bir katylym yapamyyor olabiliriz…  dünyamyzy ve nisamyz mezar haline kaldykça ve unutulmaya çaly?ylan bir mazi haline getirildikçe dünyadan dünyaya olan YOLCULU?UMUZ’un öyküsünü iyi kuramady?ymyz gibi gerçe?ine güzel göremiyiz.

Tüm dünyalar yarymdyr..  çünkü her ?ey çift yaratylmy?tyr ve yine bu nedenle birbiri üzerine indirilir ve bindirilirler.. kadyn erkek üzerine, erkek kadyn üzerine, birey toplum üzerine, toplum birey üzerine, kainat insan üzerine insan kainat üzerine, tarih tabiat üzerine, tabiat tarih üzerine, zaman mekan üzerine, mekan zaman üzerine bindirilmi? ve indirilmi?tir. E?er bunlar bir biri üzerine kapanyrsa ister maddi olsun ister manevi olsun mezardadyrlar.. Bu mezaryn di?er bir ady muzaridir.. yani ati ve mazi arasynda ki aralyk.. Bu ?imdiki zaman ile geni? zaman terimiyle ifade edilen  zaman ve zemin mezarlyklarynyn mesafesi ve çapy küçük ya da büyük olabilir.. önemli de?il.. önemli olan bu “gün” lerin sahibinden gaflet edilerek içinde mahpus olup olmamaktyr. Malik-i yevmiddin’den gaflet ilk hatamyzdyr.

Do?um gününü olumu ile dü?üm gününün ölümü arasyndaki araly?a DÜ?ÜN günü ady verdim.. dü?ün gününü zifaf günü olarak anlayanlar oldu?u gibi Allaha kavu?ma günü olaraktan ananlar olmu?tur.. ?eb-i Arus.. yani gelin gecesi diyen Hz. Mevlânâ.. ?imdiki zamandaki ânyn geni? zamanda bir âmâ oldu?unun farkyny varmy?ty.. bu ân ile nâ  arasyndaki “m” den, n  ve  n   ile  n  ve  n,   tohumun topra?a ekilmesinden  insanyn arza ekilmesine intikal ederek hangi tohum atylda ye?illenmi? bir halde topraktan çykmady demi?ti.. do?um günü de bir ekimdir, dü?ün günü de bir ekimdir, dü?üm günü de bir ekimdir.. i?te tüm bu ekimlerin öncekine MENBA sonrakine HEDEF adyny verdim.. kaynak (menba) ve erek (hedef) ili?kisini bu dizinin içindeki tablolarda çizdim.

Bu tablolary düz yazyya çevirmek sanyrym gelecektekilerin i?i.. bize burada reklamyny yapmak dü?üyor..  burada çizilen  “mezar” cinini ?i?esine kapatyp size seslenme imkany verdi?i için Yaradan’a hadsiz ?ükürler olsun..

Allah bizim ve sizin

Hilkatinizi hakikatla bulu?tursun

Emrimizi hakk ile olu?tursun

Akybetimizi  güzele çevirsin

Ylletimizi iyiye eri?tirsin  

fytratymyzy yetkinli?e yükseltsin 

beriyyemizi hayra dönü?türsün

Ahiretimizi hüsne kavu?tursun.

Amin.

Sa?lycakla kalyn.

OSMANZYYA

DUYURU

Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE

semantik / anlambilimsel / MAANΠ yetersizliklerim

için düz yazydan özür dilerim.

UYARI

Düz yazy bahane.. ?emalar ?ahane.. yazynyn dizinindeki tablolary  izledi?inizde imgelemi? ve irdelemi?te olacaksynyz isterseniz.. böylece emellerine nail olacak ilmi AÇIKCA görmü? ve hatyrynyza sail olacak iradeyi SEÇYKCE örmü? bulunacaksynyz.

http://sites.google.com/site/yontembilim/

http://sites.google.com/site/insanilim

http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/

http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/

http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/

http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/

www.yontembilim.com

www.insan-bilim.com