Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din
Mesaj icon Konu: ISLAM EVRENSEL USTUDUR Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2724

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: ISLAM EVRENSEL USTUDUR
    Gönderim Zamanı: 14-Haziran-2022 Saat 11:25

ISLAM EVRENSEL ÜSTÜDÜR..

İNSAN evrenseldir.. İSLAM ise evrensel-üstü.. böyle bir öykünün gerçekten yaşandığına inanmıyorum.. öykünün resmini aşağıda sunacam.. hem tüm bu tür ögütler.. düşünsel deneyler gibi düşünsel zikirlerdir.. gerçekliklerinin bulunması da gerekmez.. ayrıca islam dışında bizim inancımızı gibi bir cennet ve cehenem kavramı bulunmaz.. doğu kültürü insanı" tanrılaştırma" ya (teşebbühübillah) götürür negatif yoldan (insandan) .. batı kültürü ise bunu pozitif yoldan (evrenden) yapar.. islamda ise esas olan "teşebbühübiahlakillah" yoludur.. bu yol şirki ve küfrü kapatır. Burada saltlaşma ve tanrılaşma değil tanrının ahlakiyle, koşullarla ve kurallarla ve kararlarla, ahlaklanmadır.. Tanrının Ahlakı ile kendini arayan insanın ahlakı arasında fark bulunmaz.. yani insan ile islam arasında fark olmaz.. farz yalnız nazar ve niyet ve ihlas iledir. Bu yüzden insan ESMA kainat HÜSNA derim.


ÖYKÜNÜN RESMİ: Eski bir Japon masalına göre, kavgacı bir samuray günün birinde bir Zen ustasını cennet ve cehennem kavramlarını açıklamaya davet eder. Ancak rahip onu küçümseyen bir tavırla, "Sen eşeğin tekisin. Senin gibilerine zaman harcayamam,” der.
Onuru zedelenen samuray, öfkeden köpürerek kılıcını kınından çıkarıp, "Seni bu küstahlığın için öldürebilirim,” diye bağırır.
"İşte,” der Zen rahibi sakince, "bu cehennemdir."
Samuray, kapıldığı öfkeyi ima eden ustanın doğru sözleri karşısında irkilir ve sakinleşerek kılıcını yerine koyar. Sonra da eğilip, kendisine kazandırdığı içgörü için rahibe teşekkür eder.
"İşte bu da cennettir,” der rahip.
Samurayın nasıl bir sinire kapıldığını birden fark etmesi, duygunun rüzgârına kapılıp gitmekle bunun bilincinde olmak arasındaki önemli farkı sergiliyor.
Sokrates'in "Kendini bil" öğüdü, duygusal zekânın bu temel taşına, yani kişinin duygularının farkında olabilmesine değinir.
Duygusal Zekâ, Daniel Goleman


“Biz bu zamana ve yere misafiriz. Geçip gidiyoruz. Amacımız, gözlemek, öğrenmek, büyümek, sevmek ve sonra eve geri dönmek.”Aborjin Atasözü

Zamanin seferi.. mekanin seyri.. insanin seyahatine MEZHEB adi verilir.. bu da teorik ve pratik MESLEKLERE.. proto ve stylo MEŞREBLERE.. ayrilir.

Bu gun bilimde.. san'atta ve siyasette ANA-AKIM kavrami kullanilir.. bu bence ilim ve ılım ve ortalamanin bir başka adidir.

Bu ortalama da benzerlikle.. o da ansıma ve yansima.. o.da andırma.. o da'lar uzar gider obalara.. ovalara.. adalara dallanir..ve gök adalara degin ucu bucagı olmayan kucağa.. gider.
A.bor.gin gizemli bir sözcuk görundu bana.. bor ve bar ve bir ilginç bir ses zaten...


Din.. herkesin üzerinde söz söylemeye kendini yetkili gördüğü.. bir konu mu dur ? Keza dil..herkesin hakkında konuşmaya yeterli gördüğü bir alan mı dır ? Buna büyük bir olasılıkla EVET.. diyebiliriz.. çünkü ana hatlarıyla dil ve din.. bize yüklenen özgürlük ülküsüne ve özdeşlik ilkesine göre kullandığımız iki emanettir.. çünkü benlik ve kendiliğimiz bunlarla çalışır.. ancak bu ikisinin kimlik ve kişilik oluşturarak bireysel var oluşu çeşitli katları oluşturur.. denilebilir ki dünyanın sosyal.. ekonomik ve politik katlarında yerleşenler dili ve dini kullanış derecesine göre başarılı olmuş kimselerdir.. sonuçta SEÇİLENLER bizim en bilgili.. en erdemli ve en başarılı kimselerimizdir.
Ancak geçim ve seçim düzenindeki bazı aksaklıklar ve kusurlar ve eksiklikler ve yetersizlikler bizim sorunluluğumuzu ve sorumluluğumuzu yeterince ve gereğince YETKİN olarak başaramadığımızı gösteriyor. Bazı kimseler bunu şu veya bu faktöre bağlayabilirler.. dile ve bilime.. dine ve ahlaka.. emeğe ve eşitliği .. hürriyete ve serbestliğe.. ve sair başka ana etmenler ve amiller bulunabilir.. ancak bu ortak insani değerler konusunda bu yanlılık ve yandaşlıkları savunmanın artık yeterli gelmediği bir düzeye geldi uygarlığımız.
Beşeriyetin yapısından çıkan medeniyetin İNSAN YETİŞTİRME düzeninde köklü değişiklikler yapılması zamanı geldi.. bu nasıl olacak BİLİYORUM.. bilmiyorum demem beklenirdi belki MÜTEVAZİ olunacaksa.. amma bunu yapmayacağım.. fakat sunacağım recete hazır kısa vadeli ekonomik ve politik bir çözüm olmayacak.. uzun vadeli külterel ve sosyal proje olacak.
Dil ve dil konusunda ve alanında herkes kendini yeterli ve yetkili görmemesinin ardında ne var ? Hiç düşündünüz mü ? Her hangi bir bilim ve disiplin ve uygulama alanında ve dalında böyle konuşamaz iken.. örneğin bir tıp ya da hukuk ya da mühendislik alanında uzmanına giderken neden bu iki konuda ağzını açan konuşuyor ?


[OFZO] 14.06.2022 Üçyol-İzmir

Düzenleyen osmanziya - 14-Haziran-2022 Saat 11:27
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk