Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Yöntembilim
 YöntemBilim Forumu | Yöntem Bilim | Yöntembilim
Mesaj icon Konu: öğrenmek Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2699

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: öğrenmek
    Gönderim Zamanı: 07-Aralık-2015 Saat 00:12

ÖĞRENME


OGRENME dizini içindeki dosyalar.
20151207_001118_OGREN.rar



Diyalog kurabilmek diyalektiği bilmek gerekir.. dyl.. dil.. delil.. sav ve kanıt yani dava ve delil arasında ilişki kurabilmek düşünenlerin işi.. herkes taakkul düzeyine gelemez ve entellektüel düzeyi bulunmaz.. bir kere bunu unutmamak gerekiyor. Karşılıklı konuşurken ezberden söyleyip dinlemeden.. soru ve yanıtlar ile sav ve kanıtlarla mütekellim ve muhatap olmak için okurken ezberden kabullenerek okumamak lazım. Özellik dini ve kutsal metinlerde bu pek olası değil.. böyle ezberden kabullenilerek okumağa alışılmıştır.. dolayısıyla bir hadisin vaki ya da uydurulmuş olduğunu anlamak kolay değildir. ancak a din dışında bulunan onu eleştirebilir.. ya da bu konuda yetişmiş din adamları mevzu hadisleri ayırabilir.. ancak bunlar bile yeterli olmuyor.


Bu durumda hürafe ve hakikat.. hak ya da batıl.. hikaye ve vakıa birbirinden ayrılamıyor ve işlere karışıyor. . Bilimsel düşüncenin altında günlük dil.. üstünde felsefi dil bulunur.. günlük dil düz mantıkla bilimsel dil ise matematik dediğimiz ve özel olarak icad ettiğimiz ve halen geliştirilen bir dil ile yapılır. Fakat bilim adamları da inançları söz konusu olduğu zaman bilimsel dili bırakır düz mantığa sarılırlar. Bu durumda artık bize günlük dil ve bilimsel dil üstünde çok yönlü ve yanlı konulara.. insana.. felsefeye.. hikmete ve dine dair konularda edebiyat ve vaazdan öte bir dil ve yöntem ve uslüb gerekiyor.


Bu konuda uzun yıllar üzerinde çalıştığım yöntembilimsel analiz adını verdiğim günlük dilin mantığı ve bilimsel bilginin matematiği dışında ancak onlardan soyutlanmayan ve bağımsızlaşmayan bir anlatım aygıtı ve anlam sürücü kullanıyorum. Bu iletinin dizinde bulunan tabloları yalından karmaşığa doğru ve versiyon sıra numarasıyla izler.. imgeler ve irdelerseniz yapılan kavramsal tasarımlar hakkında bir fikir edindiğiniz gibi bu işi sürekli yaparsanız bir süre sonra bu tabloları okumaya öğrenir ve sonra kendiniz de tablo yapmaya çalışır ve alışırsınız.



Görüş ve düşüncelerimizin Ö Ğ R E N M E’ye dayalı olduğu unutulmazsa.. öğrenmenin de bir tür koşullanma, kurallanma ve alışma olduğunu nazara alırsak kesin yöntem bilgileri ve kesin inanç ilkeleri dışındaki tüm konuşmalarımızın bilgileri.. buyrukları.. öğütleri ve örnekleri içeren alışılmış ve   öğrenilmiş sözler olduğu anlaşılacaktır. Öyle ise sözlerimizde sunulan bilgilerin ve örneklerin sağlam bulunduğunu ve buyrukların ve öğütlerin sağlıklı olduğunu araştırmamız gerekecektir.



Bunu yapabilmek ise entelektüel düzeyi yüksek kişilerin yani aydınların harcıdır. Aydınım diye geçinen çoğu kişinin bile bu konuda ciddi ve samimi olmadığını düşünürsek öğrenmesinde ve bilgilenmesinde ve konuşmasında KATI usul bilgilerini ve KESİN iman buyruklarını ayırt etmeyenlerin diğer bilgiler ve buyrukları.. görüş ve düşünceleri.. örnekleri ve öğütleri denetleyebilmesi mümkün olmadığından bu kimselerden sağlamlık ve sağlıklılık konusunda bir duyarlıkları bulunmayacağı aşikardır. Bu kişileri eleştirmek ya da küçük görmekte mümkün değildir. Çünkü aydınlanmak bir imkan ve koşul sorunudur. Bir eğitim yaklaşımı ve yönetim düzeni ve çağ ve şans durumudur.


Hatta bu BİLİMSEL DÜŞÜNME şansını yakalayan asırların arkasında bu şansı kaybeden asırlar gelir.. bilgi düzeyi düşük veya yüksek olabilir.. ancak her çağ ve ülke ve ulus bu indi çıktıları yaşar. Geçmişte bilimsel çağlar olduğu gibi gelecekte bilimdışı çağlarda yaşanabilir ve bu döngü bir yasa çerçevesinde uygarlığımızın tarihsel çizgi ve   aşamalarında




Geçmişte insan ilimleri ağırlıklı idi daha sonra evren ilimleri ağırlıklı oldu ve bunun sonuçları doğdu.. bu çağları ve sonuçları taşıyan ve yaşayan asrımızda geçmiş deneyimleri nazara alarak insan ilimlerini ve evren bilimlerini dengeleyen demokrasi ve laikliği derinleştiren.. bilimi ve hukuku birlikte götüren ve ticaret ve siyaseti sağlıklı hale getiren.. vicdanı ve aklı beraber sürdüren ve kişiliği geliştiren.. aklı ve kalbi birleştiren ve iktisadı sağlamlaştıran.. dini ve uygarlığı barıştıran ve adaleti sağlayan.. yeni bir çözüm ve yeni bir çağ daha açılması zamanı.. geldi ve geçiyor.


Bilimde.. felsefede.. dinde.. doğuda ve batıda bulunan veliler ve dâhiler.. bu işlerin öncüleri bu işleri zamanında başlattılar ve meyvelerini daha sonra toplayacağız.


Sonra yine bozulacak.. yine hakk, kuvvetten ayrılacak.. hakk ve batıl yine karışacak.. hak ve hakikat yine buharlaşacak.. yine insanlar daha çok dünyaya ya da daha çok dine sarılacak.. yine dünyayı düzeltmekle insanı düzelteceklerini sanacaklar.. yine dini düzeltmekle insanı geliştireceklerini sanacaklar.. yine aldanacaklar.. yine yanılacaklar.. yine hakk ve kuvvetin birlikte uzun sure durmayacağını anlayıncaya kadar.



Çünkü enbiya 35 bize iyiliğin ve kötülüğün bir sınav içinde yarış olduğunu söylüyor ve O’na dönünce hayır ve şerrin mahiyetini anlayacağımıza işaret ediyor…
Ancak o güne kadar dünyada bize hakkın din ve emek tarafının asıl olduğunu .. hakikatın dil ve hürriyet tarafının esas bulunduğunu.. söyleyecekler çıkacaktır.. hakkın sağcısı ve hakikatın solcusu olmayı onur bilecekler ve şeref sayacaklardır. Böylece bütünlüğü bozacak ve kendi yarım taraflarıyla karşı tarafı ya kafir ya müşrik sayacaklardır.



Bırak saysınlar.. bırak sansınlar.. sen görüş ve düşüncelerini oluşturan katı yöntem bilgileri ile kesin inanç ilkelerini birbirinden ayırmaya bak. Özdeşliğin ve özgürlüğün bir emanet olup sorumluluk verdiğini.. iktisadın ve adaletin bir vazife olup yükümlülük taşıttığını anlamaya çalış. Eğer hangi bilgilerin sağlam ve hangi buyrukların sağlıklı olarak sözünde yüklenebileceğini araştır. Aksi halde doğru ve gerçek olmayan bilgilerin zararlı.. iyi ve güzel olmayan buyrukların yararsız olduğundan bunlarla ömrünü boşa harcamış olurusun.


Öyle ise bilgi, görüş, düşünce ve inançlarını bir gözden geçir. Belki geçmişinde ÖĞRENDİĞİN yüzlerce görüş ve düşünce ve inanç taşıyan sözler bellemiş ve öğrenmiş ve hatta onlara uymaya ve uygulamaya alışmış olabilirsin. Bunların çokluğu senin gözünü korkutabilir. Tabanı boşalınca çöken bir bina gibi yıkılabilirsin.


Öyle ise bari bundan sonar ÖĞRENECEĞİN BİLGİLERİN sağlam ve sağlıklı olması için kesin inanç ilkeleri ile katı yöntem bilgilerini öğren. Sağlam delalet ve sağlıklı işaret ne anlama gelir.. kendine bir sor. Delaletin tevili beyyin bürhan nedir diye bir sor ya da işaretin tercümesi yapılırken bariz hüccet nedir diye bir sor.. sarih bir işaret var mı ya da şarih bir delalet bulunuyor mu konuşulanı ve düşünüleni bir yokla..


Belki bunları şimdiye kadar hiç düşünmüyordun ama bundan sonra düşünebilir ve öğrendiklerinin sağlam ve sağlıklı olması için ne yapılması gerekiyorsa onun yoluna düşebilirsin.


Osmanziya

IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk