|
Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta | |
![]() |
Aktif Kullanıcılar Aktif Konular Üye Listesi Takvim Arama Skins |
| Din | |
|
| |
|
| Yazar | Mesaj |
|
osmanziya
Kıdemli Üye
Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4713 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() Konu: Allah lafza-i CelaliGönderim Zamanı: Dün Saat 01:27 |
Doğan HÜSEYİN face de şu paylaşımı yaptı: 26 ekim 2025 de Allah İsminin Kökenine Dair: Dillerin, Sözcüklerin ve Hakikatin Buluştuğu İsim : Logos Uzun süredir üzerinde çalıştığım etimolojik ve kavramsal bir araştırmanın kısa özetiyle geliyorum: “Allah” kelimesi yalnızca Arapçanın içinden doğmuş bir sözcük değildir. Bu isim, Yunan’ın Logosundan, İbranice Elohim’ine, Aramice Alaha’sına ve Arapça el-İlah geleneğine uzanan binyıllık bir düşünce hattının düğüm noktasında durur. Logos — Herakleitos’un, Stoacıların ve Philo’nun konuştuğu o kadim kavram — aynı zamanda “söz”, “akıl”, “yasa” ve “düzen” demektir. Grekçedeki leg- kökünün taşıdığı “söylemek/toplamak/kanun koymak” anlamı, Doğu’nun Semitik dillerinde de yankı bulur: leh, laf, lafız, levh gibi formlar aynı anlam alanını taşır. Tarihsel temaslar, alfabe ve kelime alışverişleri bu köklerin birbirine nüfuz etmesine yol açmıştır. Dilbilimsel süreçler de bunu mümkün kılar: el-Leh→ ses kaynaşmaları ve fonetik dönüşümlerle Allah biçimine gelmiş olabilir; aynı zamanda baştaki “el-” takısı yalnızca belirlilik değil, cismi-kapsayıcı bir ‘bütünlük’ vurgusu taşıyan çoğulluk takısıdır — yani “ilahların toplamı/ birliği” anlamına işaret edebilir. İbranice Elohim’in bile çoğul yapıda tek Tanrı için kullanılması burada paralel bir örnektir. Sonuç şu: farklı dillerde farklı seslerle söylenen isimler — Logos, Elohim, Alaha, El/leh — aslında aynı metafizik gerçeğin farklı yüzleri olarak okunabilir: Birlik, düzen, kelamın Tanrısı. Bu etimolojik ve kavramsal bakış, Kur’an’daki “bilinemez-bilinir” gerilimini de aydınlatır: Tanrı dilde ve isimde görünür, fakat Özü hep perdenin ardındadır. Bu durumda Allah ismi, “bütün güçlerin, bütün tanrısal isimlerin toplamı” anlamını taşır. Tıpkı Herakleitos’un Logos’u gibi: çokluğu birleştiren, düzeni kuran, evreni aklın ve sözün birliğiyle yoğuran güç. Bir başka ilginç nokta da ses dönüşümüdür. Grekçedeki logos’un leg- kökünde bulunan “g” sesi Arapçada bulunmaz; tarihî süreçte genellikle “h” veya “ğ” sesine dönüşür. Bu durumda leg → leh → Allah dönüşümü hem fonetik hem tarihsel olarak mümkündür. Nitekim İslam öncesi Arap şiirlerinde “el-leh” biçiminde kullanımlar görülür; bu, kelimenin İslam’dan önce de var olduğunu gösterir. leh, laf, lafız, levh, lügat Bu konuda ulaştığım buluş benim kişisel çıkarımım oldu: Benim için “Allah”, artık bir sözcük değil; insanın anlamla, varlığın kendisiyle temas ettiği sessiz bir anlam merkezi. Daha derin okumak isteyenler için not: bu analizimi “Logos’dan Allah’a” “ Allah’ın ontolojik Analiİ” adlı kitabımda detaylarıyla, kaynaklarıyla ve filolojik kanıtlarıyla anlattım. Kitapta şunları bulacaksınız: • Logos kavramının antik felsefedeki evrimi (Herakleitos — Stoacılar — Philo), • Grekçe-Sami dil etkileşimleri ve fonetik dönüşüm örnekleri, • İbranice/Aramice/Eski Sami karşılıkları (El, Elohim, Alaha vb.) ve onların teolojik yansımaları, • Kur’an perspektifinde Tanrı adı: etimoloji, tevhid ve bilinemezlik ekseni, • Filolojik ekler, kaynakça ve okunması kolay ama akademik titizlikte metinler. Kitabım ilgini çektiyse veya metnin kaynakları, dipnotları hakkında bilgi almak istersen mesaj at — seve seve gönderirim ya da burada ayrıntı paylaşırım. Ayrıca sayfamda kitabın tanıtımından kısa pasajlar ve bibliyografik notlar paylaştım; merak edenler oraya göz atabilir. dedim ki: Degerli Kardeşim çalişmalarini tebrik ederim Okuru ve eleştireni ve sorani bol olsun. ALLAH azze ve celle'nin ÖZEL zat ismi oldugunu düşunuyordum. Malumu aliniz IHLAS suresinde bu isim bizzat KUR'AN-I MU'CIZ-UL-BEYAN tarafindan verilmis.Hatta Imami Nursî nin talebesi Husrev Agabeyin harika Allah lafzi celali ile yazilmiş muhteşem mushafini zevkle okurum. Hatta sol elini kaldir ve baş parmagini işaret parmagiyla birleştir arapca ALLAH yazar. Bununla beraber yine IHLAS suresinde açik ve seçik ANLATILDIGI gibi Tanri ne nesnedir ne kimsedir.. bunun için O'nun adi ve ismi ve nami ve unvani ve OZEL adi ve HUSUSI ISMI olamaz. Islamiyet gelmeden oncede muşrikler EL-LAH ismini kullaniyorlardi.. Bu isim Arap paganizminde lat ve menat ve uzza gibi tanrilarin baş ilahi olarak kullanilmiş. Nasil Zeus yunanda Iştar babilde jupiter roma da bas tanri olarak kullanilmişsa El-lah da oylesmdir.. Teo gibi.. Good gibi.. Dieu..gibi Yehova gibi ILAH ve TANRI kavramini ALLAH lafzi celalivOZEL isim haline getirilmesidir. Bu özel isim seslendirilmesinin kulturlerde kullanilmasinin bir sakincasi olmadigi gibi yarari da çoktur. Bence de.. bir müsluman olarak bu muhteşem sesle zihni arindirmam bir şeref ve şuurumu nurlandirmam bir onurdur. Keza LOGOS da muhtesem bir ses.. çok severim. Her aydin gibi ARISTO'nun hayraniyim. Rahmetli Ali KÖMURCU Agabey bana çagdaş Aristo diye iltifat ederdi. Inşaallah kitabinizi okur zati âlinizle tanişirizm Beni ata ve dede lakabim GOSGOS.. OSman dede ismim. Ziya babamin ismi MUStafa özel adim. BUĞUÇAM soy adim. Bu isimle INSANBILIM yazarim. Dinnur YAŞAR ismimle ISLAMBILIM yazarim. Osmanziyaoglu adimla yontembilim.com sayfamda YÖNTEMBILIM yaparim. face sayfalarima ve web sayfama ziyaret ve eleştirim ve sorularinizi beklerim. osmanziya yontembilim.com 28.10.2025 10:20 Düzenleyen osmanziya - Dün Saat 01:31 |
|
|
|
|
osmanziya
Kıdemli Üye
Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4713 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() Gönderim Zamanı: Dün Saat 02:14 |
|
DÜZELTME:
Doğan Bey, iki gün geçmesine rağmen yanıt vermediğiniz için yazımı düzeltme fırsatı buldum. Degerli Kardeşim çalişmalarini tebrik ederim Okuru ve eleştireni ve soranı bol olsun. ALLAH azze ve celle'nin ÖZEL zat ismi oldugunu düşunuyordum. Malumu aliniz IHLAS suresinde bu isim bizzat KUR'AN-I MU'CIZ-UL-BEYAN tarafindan verilmis. Hatta Imami Nursî nin talebesi Husrev Agabeyin harika Allah lafzi celali ile yazilmiş muhteşem mushafini zevkle okurum. Hatta sol elini kaldir ve baş parmagini işaret parmagiyla birleştir arapca ALLAH yazar. Bununla beraber yine IHLAS suresinde açik ve seçik ANLATILDIGI gibi Tanri ne nesnedir ne kimsedir.. bunun için O'nun adi ve ismi ve nami ve unvani ve ÖZEL adi ve HUSUSI ismi olamaz. Islamiyet gelmeden oncede muşrikler EL-LAH ismini kullaniyorlardi.. Bu isim Arap paganizminde lat ve menat ve uzza gibi tanrilarin baş ilahi olarak kullanilmiş. Nasil Zeus yunanda Iştar babilde jupiter roma da bas tanri olarak kullanilmişsa El-lah da oyledir. Teo gibi.. Good gibi.. Dieu..gibi Yehova gibi isimler ILAH ve TANRI kavramını ALLAH lafzi celali gibi.. OZEL isim haline getirilmesidir. Kelime.. isim.. ilim.. nam.. unvan “terim”lerinin “kavram”larının birbirlerinden tamamen ve açık ve seçik olarak tefrik edilmesi de olası değildir. Bu özel isim seslendirilmesinin bileşini dil ve din olan kulturlerin ibadetlerinde farklı olarak kullanilmasinin bir sakincasi olmadigi gibi yarari da çoktur. Bence de.. bir müsluman olarak bu muhteşem sesle zihni arindirmam bir şeref ve şuurumu nurlandirmam bir onurdur. Başkalarının benim Allah lafzı celali ile adlandırmamı YEHOHVA olarak isimlendirmeni onun maneviyatına engel olmaz. Çünkü Yahudi ve Hristiyan ve Müslüman’ın ayrı ayrı tanrıları bulunmaz. Hepimizi İlahı birdir ve O dahi çeşitli kültürlerde farklı isimlerle anılır. Nitekim Kur’anda GÜZEL İSİMLERLE anınız buyurulmaktadır. “Bir başka ilginç nokta da ses dönüşümüdür. Grekçedeki logos’un leg- kökünde bulunan “g” sesi Arapçada bulunmaz; tarihî süreçte genellikle “h” veya “ğ” sesine dönüşür. Bu durumda leg → leh → Allah dönüşümü hem fonetik hem tarihsel olarak mümkündür.”diyorsunuz. Yani LOG ve LAH’ı birleştirmek istiyorsunuz. Belki Elohim, Alaha seslerinde bulunabilir lakin LOG’da bu olasılık fazla bulunmuyor. Lügatta harflerimizin sırası F’den sonra K’ye kadar. “G.ĞH.I.İ.J” dizilimi bulunuyor. Mahrec konusunda bilgim ve pratiğim ve uzmanlığım bulunmuyor lakin bu SES bakımından F ve V sesi gibi bir yakınlığı bulunmuyor. “Leyh ve aleyh” terimlerinde sahiplik anlamı ve Lafzı celalın son sesi olan “H” yani “hüve” sesinine kadar ma’na bozulmamasını uğramaması dikkat çeker. Allah.. Lillah.. Lah.. leh.. h.. gibi Ancak bütün bunları rağmen GÖSTERGEBİLİM sahibleri bilirler ki sizin de bilmeniz gerekir.. terimlerle kavramlar arasında.. istilahlar ve mefhumlar mabeyninde.. bazı etimolojik ilginçlikler ve olgusal hikmetler bulunsa da.. düzenli ve determine nedensellik (kozalite) bağı değil rastgele ve düzensiz istatistik bağlantı ve korelasyonu bulunur. Anlaşılıyor ki bunca birikime rağmen Söz diziminin gösterge (işaret) ve Anlam Biliminin delalet (görüngü) ayırımını sahip olamamışsınız. Diğer taraftan LOGOS da muhtesem bir ses.. çok severim. Her aydin gibi ARISTO'nun hayraniyim. Rahmetli Ali KÖMURCU Agabey bana çagdaş Aristo diye iltifat ederdi. Inşaallah kitabinizi okur zati âlinizle tanişirizm Beni ata ve dede lakabim GOSGOS.. OSman dede ismim. Ziya babamin ismi MUStafa özel adim. BUĞUÇAM soy adim. Bu isimle INSANBILIM yazarim.. Dinnur YAŞAR ismimle ISLAMBILIM yazarim.. Osmanziyaoglu adimla yontembilim.com sayfamda YÖNTEMBILIM yaparim. Face sayfalarima ve web sayfama ziyaretinizi bekler ve eleştirim ve sorularinizi umarım. Osmanziya yontembilim.com 28.10.2025 10:20 düzeltme: 30.10.2025 02:02 |
|
|
|
|
osmanziya
Kıdemli Üye
Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4713 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() Gönderim Zamanı: Dün Saat 02:28 |
|
Zamani gosterirkem Namazi da Serefli Fatiha Anahtari olarak gostergeliyorum.
|
|
|
|
|
osmanziya
Kıdemli Üye
Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4713 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() Gönderim Zamanı: Dün Saat 23:48 |
|
Doğan HÜSEYİN bey yanıtladı: Yorumun ve düşüncelerini açık yüreklilikle aktarman için teşekkür ederim. Yazdıklarında titiz bir dikkat seziliyor; fakat bazı değerlendirmelerin benim çalışmamın kapsamını daralttığını düşünüyorum. Benim “Allah–Logos” ilişkisinden kastım, salt bir kelime oyunu veya rastlantısal ses benzerliği değildir. Bu benzerlik, fonetik, tarihsel ve kavramsal düzlemlerde aynı anlam titreşimine işaret eder. “Leg -> leh - > Allah” dönüşümü, tek başına bir etimolojik iddia değil, bir sesin tarih boyunca taşıdığı anlam yoğunluğunun felsefi izini sürme çabasıdır. Logos, Yunan düşüncesinde “düzen”, “söz”, “akıl” ve “varlık” kavramlarının birleştiği noktadır. Kur’an’da ise Allah’ın kelâmı — “kün feyekûn” — sözün yaratıcı ilkesidir. Bu iki düzlem, tarih boyunca birbirinden kopuk değil; bilakis aynı metafizik aks üzerinde iki farklı kültürel yankı olarak biçimlenmiştir. Yani Logos ve Allah farklı dillerde yankılanan tek bir ilahi sesin iki biçimidir. Bu düşünceyi öne sürerken klasik etimolojinin sınırları içinde kalmıyorum; mesele bir köken arayışı değil, anlamın sesiyle varlık arasındaki bağı incelemektir. Buna “metafonetik çözümleme” de diyebilirsiniz: ses, anlam ve bilinç arasındaki kadim titreşim hattını araştırmak. Senin de belirttiğin gibi “El-lah” ismi İslam öncesi dönemde zaten vardı; fakat Kur’an bu lafzı teklik ve aşkınlık anlamına dönüştürerek yeniden tanımladı. Bu, tam da Logos’un işlevine denk düşer: çokluğu birliğe dönüştüren, anlamı ilkeye bağlayan, sözü yaratıcı özle birleştiren güç. Bu nedenle çalışmam, “Allah lafzı Yunancadan gelir” gibi bir iddiaya değil, dillerin derin yapısında yankılanan ortak bir anlam çekirdeğine dikkat çekmektedir. Bu çekirdeği yalnızca tekil bir cümle veya paragraf üzerinden değil, kitabın bütünündeki kavramsal yapıyı görerek değerlendirmek gerekir. Her bölüm, bu düşüncenin farklı bir boyutunu açar; felsefi, fonetik ve semantik okumalar bir bütünün parçalarıdır. Benim yaptığım, bir tartışma değil; bir yeniden başka açıdan bakma çağrısıdır. Sesin, sözün ve anlamın kesiştiği yerde kadim bir sır vardır — o sır, yalnızca harflerle değil, harflerin içindeki yankıyla duyulur. Kitabım da tam bu yankıyı, yani Logos’un Allah’ta tamamlanışını anlatır. dedim ki: Bey, geri dönüşünüz ve iltifatınız için teşekkür ederim. Ancak yanıtlarınız eleştirimi karşılamıyor.. sizi ikna edebilir, lakin ikna olmadım. Havasın şuuru, avamın zihnini nasıl aşıyorsa bireyin aklı da havasın şuurunu aşar. Bu nedenle iki birey birbiriyle anlaşamaz.. bunu havas da anlamaz avamda.. diye düşünüyorum. Ancak burada açık ve seçik belli olan bir durum bulunuyor: Siz FONETİK dediğiniz sentaks ile semantik dediğiniz TRANSANDANTAL ANALİZ arasında büyük bir mesafe bulunuyor.. fonetik ve transandantal analiz mabeyninde kapatilamayan boşluk oluyor.. fon müziğinin bestesi ile asıl şarkının güftesi.. birbirine indirilmeyecek kadar uzak.. ve en azından bizim bildiğimiz beyan (söz dizimi) ve maan (anlambilim) karşıtlığını korur. Şimdi siz ALLAH lafzı celalinin LOGOS ma'ayı cemalisini KEMALLİ bir şekilde birleştirebildiğini ileri sürüyorsunuz ki bu kanıtlanması zor bir savdır. Diğer taraftan da konunun benim biçimperestliğim ile sizin içerikseverliğinizın karşıtlığı karşısında çözülmesi olası görünmüyor. Çalışmalarınızda başarılar dilerim. osmanziya https://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=2902 Doğan HÜSEYİN dedi: Ben tek kelimeyle yani Allah kelimesindeki dönüşümle yüzeysel bir iddia etmiyorum, dilbilimsel başka veri de gösterebilirim. İbranice Gehinnom → Arapça Cehennem “g” sesi yumuşayıp boğazsı bir h’ye dönüşüyor. Bu örnek, g → h hattının Aramice kökenli bir kelimede açık örneğidir. Yunanca Gehenna (Γέεννα) → Aramice Gehinnom → Arapça Cehennem İki aşamalı dönüşüm: g → h/ḥ → c Bu çoklu ses kayması “g”nin Arapçada doğal bir karşılığının olmadığını açıkça gösterir. Yunanca Agape (sevgi) → Arapça Hubb / Mahabba “g” sesi boğazsı “h”ye dönüşür; anlamı bile benzer bir düzlemde taşınır. Yunanca Evangelion → Arapça İncil “g → ğ → y” hattında boğaz sesine yumuşama görülür. İbranice Gibbor (yiğit, güçlü) → Arapça Jabbār “g” sesi yumuşak ön damaksıya (ʤ / c / j) dönüşmüş. doğan hüseyin DEDİM Kİ. Değerli Kardeşim, işaret ve beyan ve sentaksla bir sorunu isbat edemeyeceğimiz gibi delalet ve maman ve semantikle bir konuya ikna edemeyiz.. ancak CÜZ'İ KONULARDA bu ikisini birleştirerek bilimin hipotetik dedüksiyon dediği bilenden gelen gözlenen veri ve bilenendeki yorumlanan ilke BİLİMSEL BİLGİ oluşturarak ondan GEÇİCİ bir süre yararlanabiliriz. KÜLLİ ve mutlak ve ilahi konularda insanlar filozoflar ve mistikler arasında kalarak nihai bir çözüm varamadılar. Zaten hem teklifin imtihanı hem iradenin ihtiyarı da bunu gerektirmez mi ? Bence bu külli iddianızdan vaz geçin.. geçmişte bunun için çok uğraştılar.. Zerdüştten Osmanziya kadar başaramadılar.. osmanziya da biçimin mağrasına çekildi. Saygılarımla. Dinnur YAŞAR Dogan HÜSEYİN dedi: “Lügatta harflerimizin sırası F’den sonra K’ye kadar. ‘G.ĞH.I.İ.J’ dizilimi bulunuyor.” – Ancak bu bilimsel değil, çünkü alfabe sırası harflerin ses yakınlığını değil, yalnızca yazı sistemindeki yerini gösterir. – Yani “F’den sonra K gelir” gibi bir çıkarım, sesbilimde hiçbir anlam taşımaz. “Mahrec konusunda bilgim ve pratiğim ve uzmanlığım bulunmuyor lakin bu SES bakımından F ve V sesi gibi bir yakınlığı bulunmuyor.” – “Mahrec” Arapça’da harfin boğaz veya ağız içindeki çıkış noktasını ifade eder. – burada “G sesi ile H sesi arasında, F ve V gibi bir yakınlık yok” diyorsunuz. – Yani “leg → leh → Allah” dönüşümünde “g → h” değişiminin doğal olamayacağını savunuyorsunuz – Ancak bu da doğru değil, çünkü Arapça g sesini içermediği için tarihsel olarak g’li kelimelerin h veya ğ’ye dönüşmesi oldukça yaygındır. Bununla ilgili pek çok örnek gösterebilirim. “hüve”ye, yani “H” harfinin korunmasına dair gözleminiz elbette anlamlıdır; “h” Arapçada çoğu zaman nefesin ve varlığın son kalıntısı olarak kabul edilir. Ancak bu kutsallık, o sesin değişmezliğini değil, tam tersine dönüşüm içinde varlığını koruma gücünü gösterir. Yani “Allah, Lillah, Lah, leh, h” zinciri, bir sabitlik değil, tek sesin farklı kültürlerde yankılanma biçimidir. Ve ilginçtir ki Yahudilerde tanrının ismi söylenmez ve sadece “He” ile ifade edilir. dedim ki: Sorun "He" sesi değil.. ses ve dalga dediğimizde varacağımız yer Sicim Kuramında 11.ci boyuttaki titreşimler olur. Sicim Kuramı için Tubitak'in iki 600 cilttik dünya bilim olimpiyatı başkanı Brian Greene'nin evrenin zerafeti ve evrenin dokusu başlıklı kitabları.. bildiğimiz dört boyutlu zaman mekan süreklisini bir zar kabul edip bunun altında 7 boyut daha ekliyor.. ta ki tüm kainatı bir araya getiren çekim gücünün parçası "griviton" hesaplayıp bulalım. Bulsak bu da "evren" olur. Şayet iddiamız ses ise.. o zaman panteist oluruz. Bende buna razi değilim. Hayırlı geceler. 21.10.2025 00:17 osmanziya Düzenleyen osmanziya - Bugün Saat 00:17 |
|
|
|
|
||
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |
|